4 Şubat 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

YURTTA OLUP BİTENLER ğında, ayrıca, sesli sinyal de verme- si lâzımdı. Ama sesli sinyal meka- nizması bozuktu. Üç kişilik grup, asansörün önü- ne geldi. Gazeteci, herhangi bir yere dokunmamağa dikkat ederek, kapı- nın açığında bekledi. Kendisini gez- diren iki yönetici ise asansörü çağı- racak düğmenin önünde tereddütle birbirlerine bakıyorlardı. Gözlüklü olanı, işaret parmağım ihtiyatla düğmeye uzattı ve basar basmaz da sobaya değmiş gibi geri çekti, ağzı- na götürdü. Üçlü grup birinci kattaki lobiye inmeden önce sekizinci kata inerek "büyük apartman dairesi"ni gezme- ge karar verdi. Sekizinci katın düğ- mesine basıldı. Modern asansör ha- fif bir inleme ile yola çıktı. Çeşitli katlar arasında ine çıka, nihayet bi- rinci katta karar kıldı. Nedense, "8"de durmadı. Birinci katta asan- söre bir yabancı ""bindi, “4"e bastı. Bu defa asansör, üst katlara doğru bir rota tutturdu, ne "8"de, ne de "4"te durdu. Dört kişiye yükselen grup, mecburen, birinci kata döndü, asansör değiştirdi. Bu eğlenceli olaylar, geçtiğimiz haftanın başında, Büyük Ankara O- telinde cereyan etti. Otel hakkında- ki şikâyetleri inceleyerek bir yazı hazırlamakla görevlendirilmiş olan gazeteci, otelin yöneticileri tarafın- dan büyük nezaket ve ilgiyle karşı- landı, otel gezdirilerek, kendisine bol bol izahat verildi. Hele kurdelâ kesilsin.. Büyük Ankara Oteli, 25 Aralık 1966 günü, büyük bir davetli kitlesi önünde. Başbakan Demirelin parlak kalkınma nutuklarından biriyle a- çılmış ve açılış töreni mutlu bir ha- va içinde, kusursuz cereyan etmiş- ti. Parlak açılışın ardından müşteri- ler, otelin parlak ve kusursuz görü nüşü ile çelişme teşkil eden olaylar- la karşılaştılar. Bir defasında, Prof. Ekrem Şerif Egeli, akşam yemeği için lokantaya çıktığında garsonu çağırdı, tiyatroya bilet aldığını, ye- meğini çabuk istediğini söyledi. Ça buk gelsin diye de tavuk istemişti. Yemek geldiğinde ise tiyatro başlı- yan epey olmuştu Buna benzer olaylar bugün, bü- yük ve amansız bir rakiple karşıla- şan lüks Ankara otellerinin sahiple- 16 ri tarafından çıkarılan söylentilerle birleşerek, tam bir menfi propagan- da haline gelmiştir. Bu durumun nedenini, temeli 1959'da atılan, 78 milyon liraya mal olan ve inşaatı üç yıl geciken otelin sahibi Emekli Sandığının Emlâk ve İştirakler Müdürü Orhan Erkilet, A- KİS'çiye bir parça izah etti. Erkile- tin, bu aksaklıklara açılışın erken yapılmasının sebep olup olmadığı sorusuna verdiği cevap şöyleydi: — 25 Aralıkta açılışı yaptık ama o, resmi açılıştı. Servis, Ocağın 3'ün- de başladı. Otelin inşaatı uzadıkça, her önünden geçen 'yahu, bu hâlâ mı bitmedi?' diye sosruyordu. Biz de '1966 sonunda açacağız' dedik." O bugünkü hali, "açılmış" halidir İnsaat halindeyken, iki defa, ya nında gazetecilerle binayı gezen ve hızlı hamleler yapılacağından bah- seden Demirel de, açılışı bir an önce ve 1966'da yapmak istediğini hisset- tirmişti. Bu yüzden, daha en az bir aylık hazırlık çalışması gerektiği AKİS halde açılış yapılıverdi. Şimdi müş- kül durumda olanlar, otelin işletici- si İsviçre firmasının elemanlarıdır. Otelin Genel Müdürü -ve firma sa- hibinin damadı- amerikalı Neil Mowrey ve yardımcısı isviçreli Max Frey, aksaklıkları izah için, yeni a- çılan bütün otellerde durumun böy- le olduğunu söylemektedirler. Epey bir süre Bulvar Palası yö- neten ve rahat türkçe konuşan Max Frey, bu Pazartesi günü oteli gezen AKİS çiye şöyle dedi: — Bu neye benziyor? Alıyorsun bir yeni Cadillac, gitmiyor hemen iyi, oluyor arızalar. Değil kolay, bir yeni otel açmak..' O sırada, aşağıdaki büyük ziya- fet Salonda, aşbakanın resepsi- yonu için protokol memurları faali- yette idiler. O gece, Irak ve İran Ha- riciye Vekillerine, bölgesel işbirliği münasebetiyle verilecek resepsiyo- nun bu dekor içinde geçmesi, otelin müdavimleri arasına karışan "Bey- fendi'nin herhalde hoşuna gide- cekti. Emekli Sandığının Büyük Ankara Oteli Cicili bicili kazık 4 Şubat 1967