2 Nisan 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27

2 Nisan 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 27
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

zundaki yükün ağırlığından bahsetmiş. Hükü- met işlerinin zor olduğunu söylemiş. Parti iş- lerinin muazzam gayret, enerji ve zaman iste- diğini belirtmiş. Başbakanın tek başına bu iş- lere yetmesinin imkânsızlığını anlatmış. Lafı, kıymetli ve tecrübeli yardımcılara ihtiyacı ol- duğuna getirmiş. Yırcalıya dönmüş ve: — Sen bana lâzımsın, Sıtkı" demiş. Meclis Başkanlığının elbette ki çok şeref- li, fakat nihayet bir "geri hizmet" olduğunu bil- dirmiş. Halbuki tecrübeli, bilgili ve. sevilen Yırcalının yapabileceği çok daha faydalı hiz- metlerin bulunduğundan dem vurmuş. Sanırım bunu söylerken Menderes, Yırcalının Başbakan Yardımcılığını anlamasını arzulamaktaydı. Yırcalı, Menderesin nazik ve mültefik söz- lerini dikkatle dinlemiş. İltifatlarından dolayı ona teşekkür etmiş. Fakat adımını geri alması- nın imkânsızlığından bahsetmiş. "— Adaylığımı umumi efkâra açıkladım. Ben sözümle kendini bağlı sayan bir insanım. Bir geriye dönüş şeref ve itibar kırıcı olur" de- miş. Menderesi ne kadar saydığını ve sevdiğini söylemiş. Hareketin her hangi bir kimseye kar- şı olmadığını tekrarlamış. Özür dilemiş. Başbakan meselenin bu şekilde ortaya konmasını doğru bulmamış. Adaylığı geri al- manın şeref ve itibarla ilgili (bulunmadığını söylemiş. — Gerekirse ben kendimi ortaya koya- rak yanlış tefsirleri önlerim" demiş. Fakat Yırcalı istenilen dönüşü yapmamış. Bunun yerine, uzun uzun, hareketinin sebepleri ve düşünceleri hakkında izahat vermiş. Her şe- yin D.P. için daha iyi olacağım anlatmış. Mec- lis Başkanlığı görevinin şu andaki önemini be- lirtmiş. Menderes bakmış ki Yırcalı oyuna gelmi- yor -tabii, Menderesin niyeti Yırcalıyı da Grup ve umumi efkâr önünde itibarsız kılmak, böy- lece şahsiyet sahibi bilinen bir rakipten daha kurtulmaktı- ısrar etmemiş. İkna olmuş gö- rünmüş. Yırcalıya başarılar dilemiş. “Yırcalı ertesi gün İstanbuldan Ankaraya döndü. İlk işi Budakoğlunu ziyaret etmek oldu. İki kafadar bir "durum muhakemesi" yaptı- lar. Menderesin aldığı vaziyet, her halde ken- dilerini (okuvvetlendirmiyordu. Nitekim daha sonra gelişen hadiseler, iki Kurucunun üçüncü Kurucuyu feda etmemek niyetinde olduklarını gösterdi. İki Kurucu önce, Grupta Meclis Başkanlı- ğı için bir yeni aday icat ettiler. Bu, Hüsnü Ya- man oldu. Hüsnü Yaman bir orijinal tipti. Her halde, onun adaylığının ciddi hiç bir tarafı yok- tu. Hedef, hadiseyi dejenere etmekti. Planda, oyları bölmek dahi bahis konusu değildi. Sahi- den de, seçim günü Yaman Koraltan lehine 192 adaylıktan feragat etti. Daha sonra, Yırcalı üzerinde vasıtalı bas- kılar yapıldı. Yırcalının arkadaşları arasından ayartılan kimseler kendisine bu sevdadan vaz- geçmesini salık verdiler. Aynı tavsiyeyi Ben- derlioğlu da yaptı. Bu arada Samet Ağaoğlu tipi politikacılar ortaya çıktılar. Ağaoğlu o ta- rihte Grup içinde artık hiç kimseye güven ver- mez haldeydi. Menderese karşı bir çok defa te- şebbüse girişmiş gibi görünmüş, Her seferinde bir Bakanlık kopararak çark yapmıştı. Ağa- oğlu bu çeşit teşebbüslerin itibarını en fazla ze- deleyen politikacıların belki de 1 numaralısı- dır ve onunla geçirilen tecrübeler çok kimsenin ümitlerini yitirmiştir. Yırcalı Hadisesinde Ağa- oğlu, Grupta Yırcalı lehinde kullanılması muh- temel oyların sahiplerine veya idarecilerine te- sir etmek görevini aldı. Meselâ Şemi Erginle görüştü, ona teklifler yaptı. Bunda, Ağaoğlu- nun Yırcalıyı oçekememesinin de büyük payı vardır. Nihayet, giyotin tehdidi açık şekilde orta- ya atıldı. Haysiyet Divanı, hiç bir makul se- bep yokken, sırf gözdağı vermek için toplantı- ya çağırıldı. Bayar ve Menderes ise milletve- killerine Koraltanı istediklerini gayet açık şe- kilde tebliğ ettiler. Grup toplantısının arefesinde Sıtkı Yırca- lının yarışı kaybettiği belliydi. Buna rağmen Yırcalı yarışa devam etmek erkekliğini gös- terdi, taraftarlarını bırakmadı, onlara bir yeni hayal sukutu taddırmadı, efendice yenildi. Hat- ta, "galip sayılır bu yolda mağlüp" dedirtecek bir neticeyle adaylığı Koraltana verdi: Böyle bir tazyik altındaki Gruptan 118 oy aldı. Ko- raltana sadece 221 oy gitti. Başkan seçiminin Mecliste yapıldığı gün, Menderes bir endişenin içindeydi. Grup, D.P.- nin Meclis Başkanlığı için Koraltanı aday gös- termişti. C.H.P.nin adayı yoktu, fakat Meclis- te 180 kadar oya sahipti. Ya Yırcalının 118 oyu bu 180 oya katılırsa? Bundan dolayıdır ki Menderes Başkan se- çimi günü, hiç âdeti değilken Meclise geldi. Hü- kümete ayrılan yerdeki koltuğuna oturdu. Bir mubassır gibi D.P. milletvekillerinin oy verme- sini kontrol etti. D.P. Grupunun parti tesanü- düne eksiksiz riayet ettiğini oanlamasından sonradır ki derin bir nefes aldı ve yüzü tekal- lüs etmiş halde, salondan ayrıldı. D.P.'de Kurucular Hâkimiyeti devam edi- yordu. Daha doğrusu,. Bayar-Menderes ikilisi Gruptan gene daha kuvvetliydi. Gelecek yazı: Hayatımın en ilgi çekici altı ayını yaşıyorum

Bu sayıdan diğer sayfalar: