30 Temmuz 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

30 Temmuz 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER cak. Aman sizden rica, edelim, bunu kimseye söylemeyin...' Bu şekilde su altında sürütülen propaganda nihayet, geçen hafta- nın başında, büyük tirajlı ve Demi- rele yakın bir gazetenin manşetine, kesin bir habermiş gibi oturtuldu. Ondan sonra günler , hafta doldu, ama bu kadarı yetmişti. Şimdi AP'li ba- sında Allahın günü yapılan, belgele- rin sahteliğinin kesinlikle ispatlan- dığını tekrarlamaktır.Buna "Demi- rci taktiği" denilmektedir. Esası, meseleleri karıştırıp çorbaya çevi- rerek, ciddiyetten uzaklaştırmak, sonra da yok farzetmektir. AP'nin geniş ve güçlü propaganda mekaniz- ması da buna yardımcı olmaktadır. Demirel taktiği biraz değiştirile- rek, partiiçi meselelerde de uygu- lanmaktadır. Ama o zaman AP'li ba- sının yerini Demirelin kulisçileri al- maktadır. Kabine değişikliği mese- lesi bu taktiğin uygulandığı bir me- seledir. Demirel, Gruptaki muhale- ta muhalefet şiddetlense, değişikliği o haberleri dallanıp bu- daklanmakta ve tabii, Bakan olma heveslisi bazı muhalifler, "ne olur ne olmaz, biraz yumuşıyayım da Demirel ,beni kabineye oalmaktan vazgeçmesin" düşüncesine o kapılı- vermektedirler. Hükümetin Personel Reformu yerine zam kanunu getirdiği, 21 Ma- affetme iği. ve unlara müşkil durumda kaldığı şu günler- de "kabinede revizyon" haberleri yi- ne yoğunluk kazanmaya başlamış- tır. Demirelcilerin söyledikleri, Mec- lisin tatile girmesinden sonra Baş- bakanın Hükümetindeki "zayıflar"ı ee re yanına (o "kuvvetli- ler"i alacağıdı Şimdi, kendisini "kuvvetli" bilen her AP'li bir bekleyişin içindedir. Memurlar Havanda su dövenler Geçtiğimiz haftanın başında, AP Hükümetinin Maliye Bakanı, Mecliste etrafını çeviren gazetecile- — Reform filân erişti bey- ler. imi bu İN !" dem Bakan, birkaç g Sör. Om günü, kendisiyle özel olarak görü- 10 şen Millet ie Maliye Komisyo- nu üyelerin "— ein şeklinde bir işi yapa- mayız. Elimizdeki para budur" de- di. Bundan ei önce ciddi gazetelerde "Per maaşlarına zam yapılması iü. “düşüyor Zira zamlar için 1.5 milyar kadar para lâzım. 1966 bütçesinin de büyük a- çık vereceği düşünülürse, vergi kay- naklarında sosyal adalete uygun o- larak yeni ve köklü bir düzenleme yapılması gerekiyor" şeklinde ha- berler çıktığında, "Ne kadar para lazımsa bulunacak, personel maaş- larına zam işi halledilecek" diye İhsan Gürsan Aşağı (oo tükürsen (o sakal... caka satan AP Hükümeti yetkilileri, bugün, lâfla peynir gemisi yürümi- yeceğini kabullenmiş bulunmakta- dırlar. Personel Reformunun mali yönü üzerinde birbuçuk yıldır be- ceriksizce oynanan oyunu ise ka- muoyu artık iyice anlamış durum- dadır. Çok yakın bir geçmişte, "Perso- nel Reformunun mali kısımları uy- gulanacaktır. Sözüm senettir" diyen Başbakan Demirel, buna rağmen, "Reform çalışmaları devam edecek, en kısa zamanda sonuçlandırılacak- tır" demekten de geri kalmamakta- dır. Çok konuda, zamana göre lâf etmek huyunda olan "sandıktan çık- ma" Demirelin bu sözünün de elbet- AKİS te ki aslı çıkmayacaktır. Bunun böy- le olacağını, Maliye akanı İhsan ürsan, Meclis Maliye Komisyonu üyelerine açıkça söylemiş "Reform Kanununun uygulanması için 2.5 milyar lira lâzım, beyler. Ben sizin dediğinizi yapamam. Gidin, Hükü- mete anlatın derdinizi" demiştir. Hikâyenin gelişme şekli 97 Mayıs Devriminden sonra, 1950 - 1960 döneminde paranın değerinde- ki devamlı düşme karşısında güç du- rumda kalan sabit gelirli, memur ve ücretlilerin durumu ele alınmış, toplu sözleşmelerle yeni bir işve- ren - işçi düzeni kurulmuş, işçi ücretlerinde ilgili sendikaları (ogü- cü oranında yer yer yükselmeler sağlanmış, bu arada, 1961'lerde me- murlara, iki partide, toplam yüzde 35'lik bir zam yapılmıştır. Ancak, o günkü hükümetler, meselenin geçi- ci zamlarla (oçözümlenemiyeceğine inandıkları için, idarede köklü bir yenileştirme ile birlikte, o personel meselesinin de,-mali problemler da- hil, geniş bir şekilde çözümlenmesi gerektiği gerçeğinden o hareket et- mişlerdir. Devlet Personel Dairesi- nin çeşitli kuruluşlardan ayrı bir or- gan olarak teşkili bu yüzdendir. Aradan çok geçmeden çalışmalar başlamış, bu yeni kuruluşa, kendi dar kadrosunun gücünü aşkın, yı- ğınla meseleyi halletme görevi ve- rilmiştir. Devlet daireleri yeni ha- vadan kuşku içindedirler. Durum- larının değişmesini istemeyen yöne- ticiler ve çeşitli çevreler, kulis ça- lışmalarına başlamışlardır. e Devlet Personel Dairesi ise, güçlükler kar- şısında, "bu iş böyle olmaz" diyeme- diğinden, işler ilerlemiş, fakat prob- lemlerin çözümü, hükümetlerin ve il- gililerin bu problemler" karşısında kesin bir tutum takınmaları sağla- namamıştır. AP takımının fili o Sorumluluğu içinde geçen altı aylık son koalis- yonda, devlet personelinin durumu- nu yeniden biçimlendirmek için ya- pılan çalışmalar bu hava içinde geçmiştir. Perde yavaş yavaş a- ralanmış, personel maaşlarının gü- nün şartlarına göre ayarlanması için, devletin yeni mali kaynak- lar bulması gerektiği görüşüne va- rılmıştır. Koalisyonda 900 milyon li- ra olarak gözüken bütçe açığı, 1966 Bütçesinde 1 milyarın çok üstüne çıkmıştır.Hattâ, Yüksek Plânlama Kurulu ön çalışmalarında bu açığın 2.3 milyar lirayı bulduğu görülmüş- 30 Temmuz 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: