30 Temmuz 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 26

30 Temmuz 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 26
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İKTİSADİ VE MALİ SAHADA sız, zararlı bir yoldur. Amacı, geri ülkenin geri sosyal ve siyasal yapısı- nı muhafaza etmektir. Asıl şanssızlık Az gelişmiş ülkelerde toprak refor- munun asıl amacı, tarımı moder- nize edip, üretimi artırarak, ülkeyi ileri bir seviyeye ulaştırmak, sos- yal ve siyasal yapıda oyenileşmeyi sağlamaktır. (Köylüleri (o mülkiyet hakkından yararlandırmaktır. Top- rak reformunun bu temel dâvası, Ro- ma hukukçularının "toprak olma- yan yerde efendi yoktur" sözlerin- de bile kendini göstermektedir. Çağ- daş bilim adamları ise bunu şu sözlerle ifade etmektedirler: o "De- 26 mokrasi, yenileşen bir bünyede yer bulabilir. Sosyal ve ekonomik mese- lelerin çözümlenmesi oOdemokratik amaçlar için olacaksa, toprak dağı- lımındaki adaletsizlik, bu kıt istih- sal alanında ele alınacak ilk prob- lemdir. Bu problem çözümlenirse, efendisiz yönetim demlen demokra- si gerçekten gelebilecektir.. Köylü, kendi malı olan toprağa sahip çıka- cak, verimli çalışacak, toprağı ko- ruyacaktır. Topraktan uzak yaşayan büyük toprak sahiplerinin sebep ol- dukları sosyal ve iktisadi erozyon önlenecektir. Ülkenin yönetiminde gerici zihniyet, kökü feodal toprak zenginliğine dayalı omuhafazakâr AKİS ve kuşkulu zihniyet kaldırılabilecek- tir." AP'nin en allahlık Bakanlarından biri sayılan' "Ziraat Vekili" Bahri Dağdaş ise bütün bunlardan haber- siz olsa bile, uyanış içindeki Tür- kiyede bunları bilenlerin de bulu- nabileceğinden en haberdar olması ge- rekir. Toprak reformu gibi, ülkemi- zin kaderinde bir dönüm noktası teşkil edecek bir dâvayı mekle görevli bir Bakanın, sorumsuzlukla "Türkiyede ağa diye bir şeyi ben tanımıyorum. o Ağalık müessesesi var mı, Onu da bilmiyo- rum" demesi başlıbaşına bir olay- dır. Ziraat Vekili Dağdaş ii lığın Önünden mütebessim bir yüz- le ayrıldı. Ama, Bakanın yan a Şlnğaki gazeteciler: Hay Allah razı olsun, eğlen- dik Bazi, Zırvanın tevil götürme- yeceği nasıl da belli oluyor.." de- mekten kendilerini alamadılar. Aslında, Dağdaşın sözleriyle AP'- nin iktidara geliş şekli arasında an- lam bakımından pek de yadırgana- cak bir taraf yoktur. Dağdaş, AP ka- rakterine uygun bir Bakandır. Dağ- daşın "Ağasız Türkiye"siyle Mehmet Turgutun "önce kalkman kalkınsın, kalkmamayanlara sosyal (o adalet sonra düşünülür" zihniyeti ve De- mirelin "üs yok, tesis vardır" "dış ülkelerin ve çevrelerin nüfu- zundan bahsetmek millete bühtan- dır" görüşü arasında büyük bir be- raberlik ve insicam vardır. Az gelişmiş ülkelerin durumla- rıyla ilgilenen herkesin, en ilkel bil- gileri bile Öğrenirken gözüne çar- pan bir gerçek vardır: Bu ülkelerde milli gelirin büyük kısmı tarımdan sağlanır ve nüfusun çok büyük bir kısmı geçimini buradan temin eder. Tarım sektörünün bu önemi, top- tum hayatındaki bu ağırlığı yüzün- dendir ki, bu ülkelerdeki obaşıboş- luk, ekonomik hayattaki tutarsızlık, sistemsizlik iyice kritikleşir. Halkın en basit ihtiyaçları ve ülkede haya- tın ta kendisiyle ilgili olduğu için- dir ki, tarım alanındaki meseleler, bu gibi az gelişmiş ülkelerde bütün meselelerin başında gelir. Durum böyle olunca da yönetimleri halktan yana olan ülkelerde tarım işleri cid- diye alınır, yönetim kadrosuna, il daş bilimin gereklerine uygun - lar izleyecek işbilir, aklı başında a- damlar seçilir. Türkiyede ise, du- rum bunun tamamen tersi olmuş- tur. Asıl şanssızlık budur. 30 Temmuz 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: