30 Temmuz 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 11

30 Temmuz 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS YURTTA OLUP BİTENLER tür. Ciddi yanı bulunmayan bir ta- kım tedbirlerle bu açık indirilmiş ve Maliye Bakanının direnmesine, 1966 programını imzalamak isteme- mesine rağmen, nihai bütçe açığı gene de, 1966 programına 1 milyar 738 milyon lira olarak geçmiş, Ba- kanlar da bu belgeyi oimzalamak- tan başka çare bulamamışlardır. İşin bu kısmına gelindiğinde, Devlet Personel Dairesi yetkilileri, memurların durumlarında belirli bir düzelme sağlanabilmesi kat sayının 4'ten az rektiğini açıklamışlardır. Aynı gün- Bardak Fırtınası ir fırtınalar o ortalığı öz gözü görmez hale getirir. Böyle bir fırtına, şimdi C.H.P. içinde esiyor. Fırtına ortalığı Öy- lesine karıştırmıştır ki sanki Tur- han Feyzioğlu ve İsmail Rüştü Ak- sal, Orhan Erkanlı ve Nihat Erim, Coşkun Kırca ve Şefik İnan, Ferit Melen reformların karşısında, ge- rici, çıkarcı kimselerdir ve sadece Bülent Ecevit ile onun etrafını, kimi inanarak, kimi dümencilik dolayısıyla almış olanlar ilerici, i- dealist ve reformcudurlar. Bu yan- lış manzara, en ziyade Ecevit E- kibinin bir taktik hatasının neti- cesi, ama geniş ölçüde de eşyanın tabiatının icabıdır. Zira C.H.P.'de, Ortanın Solu tartışmasından faz- la, bugün yapılan bir Kurultay Sa- vaşıdır. Kurultayın Ekim ortasın- da toplanacak olması, Parti Mec- lisini hedef tutan ekipleri çeşitli sloganlarla mücadele sahasına it- miştir. C.H.P.'de, bu partiden ziyade AP.'ye yakışan kimselerin varlığı hiç kimsenin meçhulü değildir. Nitekim A.P. içinde de, daha ziya- de C.H.P.'li olmaya lâyık kimseler vardır. Bülent Ecevitin çıkışları gerçi partiye bir hareket, canlılık getirmiştir ve kongreler daha ilgi çekici bir hal almıştır. Ama bazı ölçülerin kaçırılmış olması ve ça- lışmaların bir hizipleşme manza- rası göstermesi, o hizbin dışında kalan, fakat fikir itibariyle Ece- vitcilerden zerrece farklı (o bulun- mayan halinde katılaştırmıştır. Bu katı- lığın gittikçe arttığı görülmektedir .P.'liyi üzmekte- ve durum çok C. dir. Zira, tozkoparan fırtına as- lında bir su bardağının içinde ce- reyan etmektedir. C.H.P. bir Eşraf Partisi olarak doğup geliştiğine göre bu maya- nın izlerinin partide bulunmama- sı imkânsızdır. Reformlar sosyal sahada kalıp ekonomik sahaya in- mediği süre Eşraf, kendi menfaa- tini haleldar bulmamıştır. Bu ta- 30 Temmuz 1966 kuvvetleri bir karşı blok Turhan Feyzioğlu - Bülent Ecevit Maksud bir, rivayet muhtelif baka, ekonomik reformların dışın- daki bütün ilerici hareketleri bü- tün gücüyle desteklemiştir Fakat, Türkiyenin şartlarının icabı, 27 Mayıs Devriminden sonra sıra memleketin ekonomik sorunları- na geldiğinde C.H.P.'nin İnönü ve genç lider takımı tarafından tem- sil edilen Ortanın Solu fikirleri bu Eşrafı ürkütmüştür. Şimdi, par- tinin bu Eşraf tabakasından ayrı- lıp kendisine yeni destekler bul- ması lâzımdır. Zira Eşraf, bir ana- nenin ve belki lâiklik ilkesi anla- mının dışında kendisiyle çok or- tak noktayı, artık C.H.P.'de değil, A.P.'de görmektedir. Son seçim- lerde büyük miktarda "klâsik C.H.P. oyu"nun sandığa gitmeme- si bu yüzdendir. CHP. Ortanın Solu sloganını kullansın veya kul- lanmasın, ekonomik alandaki re- formcu fikirlerini omuhafaza et- tikçe menfaat ayrılığı Eşrafı ken- disinden uzak tutacaktır. C.H.P. Grupları içinde bu tabakanın tem- silcisi olarak (bulunanlar vardır ve asıl bunlar bir "karşı blok"tur. Yoksa, Ecevit ile (Feyzioğlu ara- sında ekonomik reformların lüzu- mu, hatta ölçüsü üzerinde bir gö- rüş farkı yoktur. Ama bunlar, asıl "karşı blok'la mücadele edecek ve en ziyade, ka- fa kafaya verip kaybolan Eşraf desteğinin yerine hangi kuvvetin sağlanacağım Odüşünecek yerde -bu, elbette ki C.H.P.'nin fikirleri- nin gerçekleşmesinde kendi men- faatini bulacak olan, fakat bunu henüz kendi kendine idrak ede- meyen bir geniş kütledir- birbirle- riyle uğraşmakta ve Kurultay için yatırım yapmaktadırlar. Bu arada postu, demagog Ka- sım Güleğin en iyi temsil ettiği "eyyaıncılar"a kaptırırlarsa C.H.P. ye gerçekten yazık olur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: