12 Kasım 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 13

12 Kasım 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER yapılacak ödemelerde kullanılabil- mek şartıyla iktisadi yardım talep etmiştir. -Kredinin böylesi alınırsa yenmez de, yanında yatılır!- Fakat aksilik bu ya, kendisinden habersiz girişilen bu teşebbüsü Gürsan son- radan öğrenmiş ve yetkilerine teca- vüz edildiğini açıkça ogörmüştür.. Zaten iktisadi durum da, Başbakan tarafından desteklenmeyen bir Ma- liye Bakanının tahammül edemiye- ceği bir hal almıştır: Son 10 ay için- de yapılan emisyon I milyar 100 milyonu geçmiş, Merkez Bankası kaynakları fazlası ile zorlanmış ve Protokola bağlı olan yüzde 8'lik had aşılmıştır. Ödenmeyen müteahhit is- tihkaklarının miktarı milyara yak- laşmıştır: Kışa vâdede bunun karşı- lığını bulmak pek mümkün görün- memektedir. 1967 Programı 2.7 mil- yar açık verecektir. Geçen yıldan 17 milyar kadar açık buna eklene- cektir. Üstelik yeni Bakanlık bütçe- leri 5 milyara yakın fazla taleple gelmiştir. Diğer Bakanlıklara söz anlatılsa, geçen yıla göre 1 milyar fazla bütçe teklif eden Milli Savun- ma Bakanlığı nasıl ikna edilecektir. Bu durumda yeni finansman imkân- larının sağlanması kesin bir zaru- rettir. Bunun en sağlam çeşidi ise vergidir. Fakat Başbakanın bunlara hiç önem verdiği yoktur. Gürsanın Muhtırasına cevap bile vermemiş- tir. Gürsanla temas etmemiştir. Dağlara karmı yağdı? Demirelin, Çağlayangil döndükten sonra değişiveren tutumu Yük- sek Plânlama Kurulunda ortaya çıkmıştır. Bir kaç gün önceye kadar tasasız görünen Başbakan bu defa yatırımların ve cari masrafların kı- sılmasını istemektedir. Bu çelişme "Acep Sam Amca yüzvermedi mi?" diye düşüncelere yol açmıştır. Neticede, bütün bu sebeplere, yetkisinin aşılması da eklenince Gürsan istifa etmiştir. Gürsan ikti- sadi durum hakkında kötümserdir. Enflâsyonist baskının arttığını söy- lemekte, durumun "kritik" olduğu- nu ifade etmektedir. Gürsanın fik- rince ek dış yardım sağlansa bile, bu, sağlam ve milli menfaatlere her zaman uyan bir finansman yolu de- ğildir. Çünkü bu yardımlar "bizim kara kaşımıza, kara gözümüze ve- rilmemektedir." Yeni vergi zorunlu- dur ve yerine kim Maliye Bakanı olsa bu zorunluğu görecektir. AKİS'çiye, 12 "— Çok ağır görev, çok.. Ne kim- seyi memnun edebilirsiniz, ne ken- dinizi. Sorumluluğunuz icabı istek- leri karşılıyamazsınız. Zecri tedbir- ler almak zorunda kalırsınız, haşin davranırsınız" diye dert yanan Gürsan ilerde gerekirse Grupta mü- cadelesine devam edeceğini ifade et- mİŞ, bu arada 13 Sayılı Kanunun de- gişmesine aşi olduğunu sözleri- ne eklemiştir 13 Sayılı Kanunun değişmesi ko- nusunda zıt fikir ise Dışişleri Ba- kanlığı Genel Sekreteri Zeki Kune- ralpindir. Kuneralp, bu konudaki, soruya, — Vallahi biz 13 Sayılı Kanun konusunda kesin vaziyet almış deği- liz. Hükümetin kararma göre vazi- fe yaparız. Hükümet dış iktisadi te- masları yürütme selâhiyetini tek- rar Hariciyeye verirse memnuniyet- le görevimizi yaparız. o Umumiyet- le bu konular bir bütün teşkil eder. Dış temasları bir merkezden yürüt- mek daha iyidir. Hariciye gerekir- se diğer Bakanlıklardan yardım is- riyebilir" diye cevap vermiştir. Bu bir görüştür. Maliye ile Hari- ciyenin fikir ayrılığını açıkça orta- ya koymaktadır. Ama Çağlayangilin yaptığı temaslar, görüşten öte, bir kanunun ve daha bir çok şeyin fii- len ihlâlidir. Üstelik Demirelle Çağ- layangil obunu da becerememişler ve suçüstü yakalanmışlardır... AKİS Eğilim açıktır: Hükümet 1960- 66 arasında sürdürülen ciddi, ra- kamlara bağlı, siyasi tâvize ve gizli pazarlığa dayandınlmayan dış yar- dım politikasından memnun değil- dir. Daha sisli bir ortam ve sonsuz manevra kaabiliyeti istemektedir. Ama şu nokta unutulmamaktadır: Kendilerinden önce bu yolu dene- yen iki kafadar -Menderes ile Zor- lu- sonunda hem batı âleminde, hem de Türkiyede bütün prestij ve kredilerini kaybetmişlerdi. | ön- cesinde Menderesin hangi sebepler- le bir Rusya gezisi plânladığı hatır- lanmaktadır. Eğitim Tehlikeli alâkalar "Başlarında tek tel siyah saç kalma- mış iki insan, iki eski asker, ka- rarlaştırılan saatte görüştüler. İti- nayla giyinmiş, ak saçlı ve fakat dinç ziyaretçi, bir süredir kafasını meşgul eden meseleleri, kendisini dikkatle dinleyen zata açık seslide anlattı ve onun aynı konulardaki görüşlerini öğrendi. Ziyaretçi bir süre sonra evine dönerken, görevi- ni yapmış insanların huzuru için- deydi. Görüşme geçtiğimiz hafta Çan- kayada, Cumhurbaşkanı Cevdet Su- nay ile CHP Genel Başkanı İsmet Öğretmenler dertleşiyorlar AP geldi, böyle oldu 12 Kasım 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: