12 Kasım 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 25

12 Kasım 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 25
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İKTİSADİ D.P.T. Önemli bir rapor Devlet Plânlama Teşkilâtı, Bakan- lıklar semtindeki, Toprak Mah- sulleri Ofisinden müdevver yeni bi- nasında, ciddi görünüşlü insanların gidiş - gelişleri, tedirgin uzmanların şikâyetçi halleri ve Teşkilâtım başı- na gelenlerden duydukları üzüntü ile, kendi özel hayatını yaşamağa devam etmektedir. Demirel Hükü- metinin Plâna ve Plânlamaya duy- duğu allerji, bu teşkilâtın, yıllar- danberi hazırlamakta olduğu çok önemli bir eseri yayınlamasına yi- ne de engel olamamıştır. Günlerden- beri dedikodusu yapılan, DPT tara- VE MALİ Araştırması" adlı bu uzun rapor, sözü edilen önemli eserin ta kendi- sidir. 300 sayfayı aşan ve teksir ma- kinesiyle basılmış olan rapor, 1963 yılını, gelir dağılımı (o hesaplarının yapılabilmesi için uygun bir yıl o- larak ele almıştır. Bu seçimin basit bir gerekçesi vardır. 1963 yılında Türkiyede iki önemli anket yapıl- mıştır. Bunlardan birincisi, Tarım Sayımı ve Köy Anketidir. İkincisi ise, Devlet Personel Sayımıdır. Ge- lirlerin tespitinde ve gelir dağılımı- nın hesaplanmasında bu iki anketin önemli yerini küçümsemeye imkân yoktur ve çok yerinde bir gerekçe- dr fından hazırlanmış "Gelir Dağılımı "Gelir Dağılımı Araştırması" adlı çalışmaya çok önceleri, yani "plân GEÇEN HAFTA İKTİSAT DÜNYASINDA ANLAŞMALAR-Amerika ile Sovyetler Birliği, yıllardanberi soğuk savaşın kurbanı olmaktan kurtaramadıkları bir anlaşmayı ni- hayet imzalamaya karar vermişlerdir. Yeni anlaşma, iki ülke arasın- da, direkt hava seferleri ihdasım öngörmektedir. Havacılık anlaşma- sı bugünlerde imzalanacaktır. Ama, seferlerin ne zaman başlıyacağı henüz bilinmemektedir. Anlaşma hükümlerine göre, yeni hava servi- sini Amerika adına "Pan American Hava Yolları", Sovyetler Birliği adına ise "Aeroflöt" yürütecektir. ORTADOĞU — Uluslarası petrol şirketleri ile İran Şahı arasın- daki anlaşmazlığın, son yılların en büyük petrol buhranına yol açaca- ğım ileri sürmektedir. iddiaya göre Şah, büyük bir ihtimalle, petrol konsorsiyumundan, petrol bulunduğu anlaşılan, fakat henüz çıka- rıma başlanmayan bazı bölgelerin, belki de Karun - Harınımı işle- tilmesini hükümete devretmesini istiyecektir. Karun - Marunun, dün- yanın en geniş petrol rezervlerine sahip olduğu söylenmektedir. Ayrı- ca, petrol şirketlerinin, Aralık ayına kadar görüşmelere zemin teşkil edecek bir nokta yakalayamaması halinde, buhranın ortaya çıkacağı belirtilmekledir. İran Şahı, petrol şirketlerinin daha fazlı petrol çı- karmasını istemiştir. Bilindiği gibi, İran, bütün komşu arap ülkele- rinin toplam nüfusundan daha büyük -25 milyonluk- bir nüfusu ba- rındırdığından, petrol şirketleri tarafından özel bir muamele görme- ye bak kazandığını ileri sürmüştür. İranın istekleri kabul edilirse, bundan arap ülkelerinin veya Venezuellanın zarar göreceği ve buh- ranın genişliyeceği iddia edilmektedir. Konsorsiyom önünde, bu meseleyi görüşmek üzere, bir aylık zaman kalmıştır. LÜBNAN — Lübnan Bayındırlık Bakanı Kemal Canpulat, Bakan- lar Konseyine, Çin Halk Cumhuriyetinin Lübnandan zeytinyağı almak istediğini bildirerek, teklifin ciddi bir şekilde incelenmesini istemiş- tir. İlerici Sosyalist Partisinin organı An Anba dergisinde, Bakanın, aylardan beri Şamdaki Çin Halk Cumhuriyeti Konsolosu ile bu konu- yu görüşmekte olduğu bildirilmektedir. Nihayet, geçen hafta Çin, Lübnan hükümetinden, Lübnanın, "dünya nüfusunun üçle birini tem- sil eden Çine zeytinyağı sarmamakta daha ne kadar direneceğini" sor- BUNLAR DA OLDU SAHADA değil, pilâv isteriz" zihniyetinin ik- tidarı ele geçirmesinden önce karar verilmiştir. Hiç şüphe yok ki, Tür- kiyenin, ekonomik olduğu okadar, sosyolojik gerçeklerini de tanımada büyük ölçüde yardımcı olacak o ö- nemli bir araştırma söz konusu- dur. Çünkü, gelir dağılımının kesin- likle bilinmediği az gelişmiş ülkeler- de, ekonomik kalkınmanın yanında, sınıflararası (o dengesizliği giderme- ye ve bu yolda alınacak tetdbirleri i- sabetle seçmeye başka türlü imkân düşünülemez. Bugüne kadar Tür- kiyedeki istatistik çalışmaların ye- tersizliği, gelir dağılımı oaraştırma- larına temel olacak bilgilerin ve cid- di çalışmaların bulunmayışı, bu yön- deki her türlü çabayı başarısızlığa mahküm etmiş, bilimsel bir incele- menin yapılmasını imkânsız o hale sokmuştur. Bu yetersizliklere bir de psikolojik etken eklenmelidir. Tür- kiyedeki gelir dağılımı o araşırma- larının ortaya çıkaracağı rakamlar ve bu rakamların dile getireceği gerçekler kalın çizgileriyle tahmin edilebiliyordu. Bu gerçekler gelir dağılımının bireyler ve sınıflar a- rasında yarattığı büyük uçurumun bilimsel bir şekilde ifadesini bul- ması bazı çevreleri rahatsız ediyor ve ürkütüyordu. Ortaya çıkan gerçekler Nitekim, Amerikan Yardım Teşki- lâtı -AİD- nın özel çağrısı üzerine ve görevi olarak yurdumuza gele- rek, Orta Doğu Teknik Üniversite- sinde öğretim üyeliği de yapan a- merikalı Prof. Enos'un bundan bir- kaç yıl önce bir konferansta ortaya attığı iddialar büyük gürültüler çı- karmıştı. A.BD.'nin isteği ile, Tür- kiyedeki gelir dağılımını inceleyerek hükümetine bildiren Prof. Enos'un, elde ettiği sonuçları açıklamasını büyük tepki ile karşılayan ayni çev- reler, gelir dağılımı ile ilgili bütün açıklamalardan açıkça huylanıyor- lardı. Bugün dahi, Prof. oEnos'un raporu sık sık söz konusu edilmek- te, bazıları bir ibret levhası olarak, bazıları da gerçekleri gizlemekte bir kılıf şeklinde Enos raporunu hatır- latmaktadır. Prof. Enos'un çok basite irca ede- rek hazırladığı gelir dağılımı rapo- ru, şu anda elde bulunan, DPT'nin "Gelir Dağılımı Araştırması" saye- sinde bir bilimsellik (o kazanmıştır. Meselenin daha derinlemesine (o ve ciddiyetle ele alınmış obulunması bir güven kaynağı rolü oynamakta- 12 Kasım 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: