17 Aralık 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 11

17 Aralık 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS ve pembe bir pusula uzattı. Pusula- da şunlar yazılıydı: "Seninle övünü- yoruz. Bizleri aydınlığa götürüyor- sun. Sonuna kadar beraberiz..." Olay, geçtiğimiz hafta Perşembe günü Malatya'da cereyan etti. Batı Anadolu bölgesinde yaptığı 4000 ki- lometrelik bir geziden yeni dönen CHP Genel Sekreteri Bülent Ecevit, ayağının tozuyla çıktığı binlerce ki- lometrelik Doğu gezisinin ilk menzi- li olarak Malatya'ya gelmişti. CHP'li çevrelerin "Doğu harekâtı" dedik- leri bu gezinin amacı, öncekiler gi- bi, "Ortanın Solu" politikası konu- sunda yurttaşları (oaydınlatmak ve onların bu konudaki düşüncelerini öğrenmekti. Gezinin plân ve programı önce- den hazırlanmıştı. Bölgedeki "gö- revli arkadaş", Malatya milletvekili ve Genel Yönetim Kurulu üyesi mesi için her türlü tedbiri almış ve mahalli görevlilere gerekli direktif- leri vermişti. oEcevite bu gezide, Mehmet Delikayadan başka, Denizli milletvekili ve Genel Yönetim Ku- rulu üyesi Hüdai Oral ile CHP'li ba- zı milletvekili ve senatörler de ka- tıldılar. Bölgenin iklim şartları uy- gun olmamasına rağmen Malatya, Elâzığ, Tunceli, Diyarbakır, Muş, Bitlis ve Erzurum ile bunlara bağlı bazı ilçeler de gezi programına da- hildi. Ne pahasına olursa olsun, Bü- lent Ecevit ve arkadaşları, en kısa zamanda Türkiye'yi dolaşmayı ka- rarlaştırmışlardı. Bu geziler kısa a- ralıklarla devam edecekti. Bunun sebebini Bülent Ecevit, bir konuş- masında şöyle açıkladı: "— Sporcu, yarışmaya girmeden önce idman yapmalıdır. Aksi halde, form tutamaz." Her şey halk için Malatyalı CHP'liler kadar sendika *. liderleri ve işçiler tarafından da büyük bir sevgiyle karşılanan Bü- lent Ecevit ve arkadaşları, parti bi- nasında kısa bir dinlenme ve bazı protokol ziyaretlerinden sonra Tek- sif Sendikasında düzenlenen bir top- lantıya katıldılar. Şehirdeki bütün sendika yene enin geldikleri ve Ecevite büyük sevgi göste- risinde bulundukları bu toplantı- da sendikacılar dertlerini anlattılar. Ecevit bunları teker teker cevap- 17 Arahk 1966 landırdı ve AP İktidarının , içinde bulunduğu- mali krizden bahseder- ken, Ereğli Kömür İşletmelerindeki işçilere üç. aydır ücret verilmediği- i ve İdarenin işçilerden kestiği sendika aidatlarına muhtaç hale ge- tirildiğini açıkladı. Malaryadaki büyük toplantı, Me- lek Sinemasında yapıldı. Koridorla- rına kadar dolan bin kişilik sinema- da Ecevitten önce Mehmet Deli ya ve Hüdai Oral birer konuşma yaptılar. Oral, Malatya çevresinde CHP, zamanında ele alınmış işler- YURTTA OLUP BİTENLER ilkelerinin açıklığa kavuştuğunu be- lirtti. Sonra, kaba çizgileriyle Orta- nın. Solunu açıkladı: "— Aşırı solda halk, devletin hiz- metindedir. Sağda devlet, bir a- vuç varlıklının hizmetinde. Ortanın solunda ise devlet de, özel sektör de halkın hizmetindedir Ecevit, devamla, Ortanın Solu politikasının sınıflar arasındaki ça- tışmaları önleyeceğini ve bu yoldan demokrasinin yaşama şartlarının yaratılabileceğini belirtti. Konuşma yer yer alkışlarla kesiliyor ve arka Ecevit, Doğu gezisinde dinleniyor Ayağının tozuyla den bahsederken, Demirelin "eski tesislere yeni temeller atma" açık- gözlülüğüne -de değindi ve, — Şu günlerde gelir de, bitmek üzere olan tesislere temel atma tö- renleri yaparsa, hiç şaşmayın!" de- di. Hüdai Oral bu konuda örnekler verirken, sinemayı dolduranlar kah- kahalarla gülüyorlardı. Alkışlar ve "yaşa", "varol" sesle- ri arasında mikrofona gelen Bülent Ecevit, konuşmasında özellikle "Ne- en ortanın solu?" sorusunu cevap- landırdı ve bu yeni hareketle parti sıralardan bazı dinleyicilerin "Go- nuş gurban, ağzın öpeni!" diye ba- gırdıkları duyuluyordu. Ankaradaki "kayserililer" Bu sıralarda Ankarada başka o- unlar dönüyor ve bir takım CHP'liler Ecevit ile "Ortanın Solu" arabasının tekerine oçomak- üstüne çomak sokmanın çabası içinde bu- lunuyorlardı. Gayretler, Genel Sekreterin bu kadar başarılı geçen Doğu gezisinin arefesinde, Parti Meclisini bir ola- ganüstü toplantıya davet etmeye te- şebbüsle başladı. Bunun için Parti 11

Bu sayıdan diğer sayfalar: