17 Aralık 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 17

17 Aralık 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 17
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bir basın toplantısı oldu mu, eski, Demok- rat gazeteler Gürselin karşısına meselâ şöyle bir soruyla çıkıyorlardı: “İnkılâbın daha ilk günlerinde bazı gazete ve mecmualar, Halk Partisini iktidarın müstak- bel ve mutlak sahibi olarak göstermişler ve Parlâmenter sistemin biran önce tesisi gerek- tiğini ileri sürerek bu yoldaki neşriyata gittikçe hız vermişlerdir. İdare ve halk efkârı üzerinde bir tazyik mahiyeti alan bu kabil neşriyatı, Hükümet: Te- melini atmak istediği demokratik prensipler ve memleket hayrına yapacağı ıslâhatın ihtiyaç gösterdiği zamanı rahatça aşmak hakkına bir tecavüz telâkki etmiyor mu?" Sualin cevabı içindeydi ama, Gürsel bu ce- vabı vermiyordu. O zaman, şu sual geliyordu :' "İnkılâptan evvel, memleketi kardeş kav- gasına götürecek derecede şiddetlenen siyasi parti çekişmelerinin Milli Hükümetçe alınan bir kararla yasak edilmiş olması memlekete hu- zur getirmiştir. Ancak bu huzur ve sükünu, sık sık gazete- lerde beyanat vermek veya kendinden bahsettir- mek suretiyle İhlâl eden parti liderlerinin bu ha- reketleri, zaruret olmadıkça Hükümet tarafın- dan her zaman tasvip olunacak mıdır?" Bu sual de sökmedi mi, üçüncüsünde, daha fasla dayanılamıyor ve İsmet Paşanın adı da ortaya çıkarılıyordu : "Bundan bir müddet önce İnönü gazeteci- lere Demokrat Partinin kapatılmaması temen- nisini izhar eylemiştir. Halbuki bu Partinin, Ce- miyetler Kanununa göre kongrelerini yapmadı- ğından dolayı hemen kapatılması icap etmekte- dir. Bu vaziyet karşısında bu Parti kapatılma- yacak mıdır?" Gerçi Gürsel cevaplarında dikkatli davra- nıyordu. Fakat tecrübesi, nihayet fazla değildi. Daha güzel söylenebilecek bir sözü, istismara imkân bırakacak şekilde ifade ettiği oluyordu. Yukarıya aldığım suallerden ilkine, hatırlarım, İhtilâlin başı şu cevabı verdi : "“— M.B. K. tarafından iktidar C. H. P.'ye değil, seçimi kazanan partiye devredilecektir. Bu parti pek âlâ, Halk Partisinden başka bir parti de olabilir." Şüphesiz, politik tecrübesi daha fazla bir lider bunu şöyle söylerdi : “— Bu parti pek âlâ Halk Partisi de olabi- lir, Halk Partisi olmayabilir de.." Nitekim toplantının ertesi günü, o günler eski Demokratların en esaslı yayın organı olan Havadisin manşeti iki satardı ve şuydu : "Gür- sel, iktidar C. H. P.'ye değil, seçimi kazanacak partiye devredilecek, dedi". Bunu gören C. H. P. liler, zaten M. B. K.'ne karşı buruk oldukların- dan, fazla ince eleyip sık dokumuyorlar ve söy- lenip duruyorlardı. Hele bir takım eski Demok- rat kalemler, sırtlarım Türkeş ve arkadaşları- na dayayıp C. H. P., hatta şahsen İsmet Paşa aleyhindeki yayınlarına devam ettiklerinde bu partililerin sinirlilikleri azami hududu buluyor ve gelip gelip liderlerine : “— Nedir bu hal? Eskisinden beter olduk.." diye şikâyet ediyorlardı. Bu kalemlerden bir tanesi, D. P. mahkeme kararıyla kapatıldığında D. P.'nin sonunun mü- sebbibi diye İsmet Paşayı göstermekten bile çekinmedi Ben o gün Ankaradaydım. Ankara- da kalmış bulunan parti kodamanları hop otu- rup hop kalkıyorlar ve İsmet Paşanın sessizli- ğini, yumuşakbaşlılığını takbih ediyorlardı. E- vet, bayağı takbih! Tenkit devri geride kalmış- t. M. B. K. içinde C. H. P. düşmanlığı vardı ama, C. H. P. içinde de aynı kuvvetle bir M. B. K. aleyhtarlığı her geçen gün biraz daha artıyor- du. Tabii, her iki tarafın da elinde, buna sebep diye gösterilebilecek hadiseler eksik değildi. A- ma temelde yatan, iki grupun birbirlerini ken- di iktidarlarının manii diye görmeleriydi. İsmet Paşa yazını Heybeliadada sükünetle geçirmekte devam ediyordu. Denize giriyor, sık sık bize, Maltepeye geliyor, bazen de tstanbu- la iniyordu. Halk C. H. P. Genel Başkanını gör- düğünde onunla ilgilenmekten, ona tezahürat yapmaktan geri kalmıyordu. Fakat İsmet Paşa düşünceliydi ve gidişi iyi bulmuyordu. İhtilâli rayına oturtmak hem M. B. K. içindeki dalgala- rın durdurulması, hem de kaynayan C. H. P.'yi sükünete kavuşturmak ve onu İhtilâlin bir des- teği olarak muhafaza etmek için şart haline gel- mişti. İsmet Paşa bunun fırsatını 9 Eylülde, yani C. H. P.'nin kuruluşunun ve İzmiriı kurtuluşu- nun yıldönümünde buldu. Ağustosun son haftasında İsmet Paşalar, partinin Genel Sekreteri İsmail Rüştü Aksal ile eşini, kendileriyle birlikte bir kaç gün geçir- mek üzere Heybeliadaya davet ettiler. Aksallar önce bize, Maltepeye uğradılar, kendilerini mo- törle karşıya attık. Poyrazın kuwetli estiği, dalgalı bir gündü. Aksallar doğrudan doğruya Ankaradan geliyorlardı ve Genel Sekreter par- ti merkezindeki havayı biliyordu. 83

Bu sayıdan diğer sayfalar: