17 Aralık 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 6

17 Aralık 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER ..çok şükür değildirler... ve Allah öylelerinden Başbakan veya Muhalefet Liderine sahip ok ması felâketini Türkiye'ye hiç ver- mesin! Hükümet Yüksek seviyede raslantı rn diğer arkadaşlarını atlat- manın heyecanı içindeydi. Mec- liste Başbakanlık odasının önünde- ki tabureye ilişmiş, gireni çıkanı iz- liyor, not alıyordu. Başbakan, siya- si a BN paralel kuru! uğu takdirde, belki de bir büyük habe- rin ayrıntılarını teşkil edecek çeşit- ten temaslar yapıyordu. Kuliste do- laşan haber, bugün veya yarın Kabi- nede bir değişikliğin gerçekleşeceği şeklinde idi. İşte, Başbakan Demi- rel de saat 13.30'da Gümrük Bakanı İbrahim Tikini kabul etmişti. İb- rahim Tekinin adı, değiştirilecek Bakanlar arasında geçmiyor muy- du?. Tekin, görüşmeden, geldiği gi- bi> aynı donuk ve sır vermeyen yüz ifadesiyle ayrılmış, hiç bir şey söy- lememişti. Sonra Ticaret Bakanı Sadık Tekin Müftüoğlu geldi. Müf£ tüoğlunun da bir başka Bakanlığa kaydırılacağı o söylendiğine göre, iş daha da ilgi çekici hale gelmektey- di. Çıkarken açıklama yapmıyan Müftüoğludan sonra, Bilgehan - Sükan ikilisi Demirelin yanına gir- di. Gazeteci, "tamam" diye düşün- dü, İşte Demirel, yaptığı ilk iki te- mastan sonra, "İç Kabine" üyele- riyle dunun muhakemesi yapmak- taydı, Onlardan hemen sonra, Demi- relin yeni gözdesi Refet: Sezgin oda- ya girdi. Bu arada saat da 17'yi bul- muştu. Tam bu anda gazetecinin önün- den uzun boylu, pos bıyıklı, asık sü- ratli bir adam geçti, Başbakanın o- dasının kapısına 15 metre uzaklıkta- ki ve koridorun sonunda, sağ kolda kalan "00" a girdi. Bekleyen bir in- san için böyle ayrıntılar önem kaza- nıyordu'. Birden, Başbakanın odası- nın kapısı açıldı ve Demirel çıktı. Gazeteci toparlandı ve soru sorma- ya hasırlandı. Fakat Demirelin su- ratında bunalmış bir ifade vardı. Başbakan sola dündü, 15 metre ka- dar ilerledi ve "00'a girdi. Gazeteci irkildi. TİP Genel Başkanı Aybar da o anda ayni yerde bulunuyordu. Acaba bu raslantı, iki lider arasında Süleyman Demirel Münasebetsiz randevu bir görüşmeye -havadan sudan da olsa- vesile olur muydu? Fakat, da- Kulağa Küpe.., Müflisler Şirketi Bu haftanın başında, Meclis koridorlarında bir gün Emin oPaksüt koridordan geçiyor. Bakıyor, Osman Bö- lükbaşıyla Ekrem Alican yan- yanalar, Tebessümle: "— Ooo, diyor, ikiniz baş- aşa..” Bölükbaşı, osmanlıca tâbir kullanarak bir cevap veriyor. lamıyorlar. Bir tanesi soru- — Ne dedi, yahu?" Biraz yaşlısı “izah ediyor: i, biz, tükenmiş po- Htikacılar başbaşayız' dedi.. İfekinin gözleri hayretle a- çılıyor: "— Pek âlâ, neden Paksiit onların yanına geçip oturma- dı?” AKİS ha gazeteci "acaba ben da gireyim mi?" yolundaki tereddüdünü yen- meden, Demirel süratli adımlarla "00"dan çıktı. Oysa, gireli ancak 3 dakika olmuştu. Neden acele çık- mıştı acaba? Aybar ise içerde tam 22 dakika kaldı ve çıktığı sırada, di- ger raslantı meydana geldi: İrikı- sından, milletvekili kılıklı beş-altı adam, saygılı tavırlarla onu takip ediyorlardı. İrikıyım zat, tam "00"a gireceği sırada durdu ve gür bir sesle, arkasındakilere seslendi: — Zabıttan unutmayın!" Bu üçüncü zat, MP Genel Başka- nı Osman Bölükbaşı, onu saygıyla izleyenler ise MP milletvekilleri idi. Revizyon var mı, yok anı? Liderler "içeri"de bir şey konuştu- lar mı konuşmadılar mı, bilin- memektedir. Ama Demirelin, Başba- kan odasındaki temasları daha son- ra da devam etti. Geç saatlere ka- dar çalışan Başbakan, çıkarken ga- zetecilere. Meclisten bir an önce geçmesi gerekli kanunlar üzerinde çalışma yaptığını, bu arada Bakan- lıklarla ilgili okonularda da mesai sarfettiğini söyledi. Kabine revizyo- nu ile ilgili soruya ise şu karşılığı erdi: "- Bu konuda hiç bir şey söy- lemiyeceğim." Sonra Demirel, gazetecilere "cid- di" çalışma tarzı hakkında fikir ver- mek için, çeşitli ceplerinden, bu- ruşmuş, küçük kağıt parçaları çı- kardı. Herbirinin üzerinde bir tasa- rının ismi vardı. Demirel gerçi, revizyon konusun- da bir şey söylemedi ama, Demirel- le sık teması olduğa bilinen bir AF* li, Demirelin Bakanlarla görüştüğü sırada AKİS'çiye şöyle dedi: "— Bu ayın 17'sindeki Temsilci- ler Meclisi toplantısına kadar muh- temelen, ama ayın 25'ine kadar mutlaka değişiklik olacak,." AP'liler 7 yahut 9 Bakanın deği- şeceğini, bazı Bakanların da yer de- Siştireceğini (o söylemektedirler. Bu arada bilinen bir nokta, sandalye değişikliğini bazı Bakanların bizzat istedikleridir. o Bunların o başında, Maliye Bakam olduğunu bir akşam üzeri Demirciden emrivaki ile öğ- renen ve "yarın sabah Bakanlığa gi- dersin" direktifi ile karşılanan Bil* gehan bulunmaktadır. Bilgehan, gerçekten, ertesi sabah Maliye Ba- 17 Aralık 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: