28 Ocak 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 28

28 Ocak 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 28
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER 1957 Eylülünde yapılan Parti Mer- kez Komitesi toplantısında, Teng Hsiao-pingin ağzıyla, Ming Fang dö- neminin kapandığını ilân etmiştir. Bugün Çinde olup bitenleri izle- yen bazı gözlemciler, kendi kendile- rine, Mao Çe-tuhg ile Teng Hsiao- ping arasındaki görüş ayrılıklarının bu toplantıda başlayıp başlamadığı- nı ve Maonun Ming Fang hareketin- den Tengin ısrarıyla vazgeçmek 7o0- runda kalıp kalmadığını sormakta- dırlar. Kısa düşen sıçrama A ydınları ve milliyetçi burjuvaziyi kendi saflarına çekebilmek için yaptığı bu denemeden sonra Mao, 1958 yılında da büyük halk kütlele- rini kazanma denemesine girişmiş- tir. Bu denemeye de "Büyük Sıçra- ma" adı verilmektedir. Pekinde (oyayımlanan "Halkın -Günlüğü" gazetesi, 1958 Ağustosun- da yayınladığı bir başyazıda Çeng Feng, yani çalışma biçiminin düzel- mesi döneminin sona erdiğini ve ar tık yeni bir devrimin başladığını bil- dirmiştir. Bu yazıdan anlaşıldığına göre, bu "Yeni Devrim'in amacı, gerçek sosyalist düzene, yani komü- ne geçiştir. Gene o zaman çin bası- nında çıkan yazılardan anlaşıldığı- na göre, gerçek sosyalist düzene ge- çiş, birincisi teknik, ikincisi kültü- rel olmak üzere iki kademede ger- çekleştirilecektir. "Kültür Devrimi" sırasında Pe- kin duvarlarına yapıştırılan açıkla- malardan anlaşılmaktadır ki, Mao- nun bu yeni denemesi, Çin Komü- nist Partisi içinde büyük ayrılıklar yaratmıştır. Gene öyle anlaşılmak- tadır ki. Çinde bugünkü çekişmenin kaynağı da, büyük ölçüde, bu ayrı- lıklarda yatmaktadır. Gerçekten, Mao Çe-tungun devlet başkanlığın- dan uzaklaşarak parti başkanlığı gibi sembolik bir yere getirilmesi, "Büyük Sıçrama" denemesinin he- men ertesine rastlamaktadır. 1958 Aralığında yapılan Parti Merkez Komitesi toplantısında Liu Şao-çi ile Teng Hsiao-ping, Çinde henüz proletarya diktatörlüğünün O bile oğru dürüst kurulamadığını, bu bakımdan komün düzenine geçmek için zamanın çok erken olduğunu ileri sürmüşler ve kendi görüşlerine taraftar bulmuşlardır. inde Liu ile Tengin görüşlerine katılanların başında, tarafsız göz- lemcilere göre, proleter diktatörlüğü nün devamında kendileri için mad- 28 di ve manevi faydalar gören işçiler ve teknokratlar vardır. Nitekim altı aya yakın bir süredir Çin sokak- larında sürüp giden çekişmede bun- ların Liu-Teng ikilisinden yana çık- tıkları görülmektedir. Buna karşılık öğrencilerle Lin Piaonun ordusu bü- tün ağırlıklarını Maodan yana koy- muşlardır. Bununla beraber, Liu- Teng ikilisi tarafından temsil edi- len görüşlerin üniversite ve orduda da taraftar bulduğu anlaşılıyor. Çünkü "Kültür Devrimi" temizliği önce üniversiteden başladığı gibi, şu e pi yazıldığı sırada gelip orduya ayanmıştır. o Köylülere gelince, her keresinde olduğu gibi Kızıl Muhafızlar bir trende faaliyetle Maonun vârisleri köylüler bu defa da yüksek kademe- de oynanan dramın sessiz seyirci- leridir. Kararsızlık dönemi Şimdi artık, aşağı yukarı kesinlik- le bilinmektedir ki, 1958-1966 yıl- ları arasında Çinde Maonun yetki- leri önemli biçimde kısılmış bulu- nuyordu. Öteyandan, bu dönemin Mao ile karşıtları arasında bir dokt- riner tartışma dönemi olduğu da söylenebilir. Dış belirtilerden, eko- nomik kararlar konusunda Liu- Teng ikilisinin, buna karşılık ordu ve gençlik içinde de Mao taraftar- larının bastığı anlaşılıyor. Nitekim, ekonomik alanda eski hi- yerarşik iş bölümü düzeni sürdüm- AKİS lüp, uzman işçilerin yetiştirilmesi- ne büyük önem verilirken, Mao ta- raftarı Lin Piao Savunma Bakanlığı koltuğuna oturduktan sonra Çin or- dusunda rütbeler kaldırılmış, "pro- leter ordusu"ndan "halk ordusu"na geçiş denenmiştir. Günlük siyasal yönetim ise, daha çok, Çu En-lay ve Şen Yi gibi ılımlılar tarafından yü- rütülmüştür. Mao ve karşısındakiler, araların- daki anlaşmazlıkları neden parti çerçevesi içinde çözememişler ve iş neden sokağa dökülmüştür? Bu so- runun karşılığı açık olmak gerekir. Sekiz yıllık alttan alta çekişmeye rağmen, iki taraf bu görüş ayrılıkla- rını kendi aralarında çözmeyi başa- ramamışlardır. Kendi sağlığında halk kütleleri arasındaki itibarın- dan faydalanarak, ikinci plânda da kalsa, ağırlığını yer yer duyurması- nı başaran Mao, ölümünden sonra yönetimin bütün bütüne Liu-Teng ikilisinin eline geçmesinden çekin- miş olmalı ki, ölümünden önce an- laşmazlığı açığa vurmak ve kendi görüşlerinin başarı kazandığını gör- mek istemiştir. İşte bunun üzerine- dir ki anlaşmazlık sokağa dökül- müş ve halkın hakemliği aranmış- tır. Fakat şimdiki görünüşüyle, bu davranış, Çini tehlikeli bir bölün- menin eşiğine getirmiş bulunmak- tadır. 28 Ocak 1967,

Bu sayıdan diğer sayfalar: