25 Haziran 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 29

AKİS hatırlatan çok nefis dantel örgüleri, modern batlı tayyör ve elbiseleri, pratik ev elbiselerini, mutfak önlük- leriyle işlemeli, güzel sedir örtüle- rini ve puf kılıflarını hayranlıkla seyrediyorlardı. Hacımuratlı, Türk - Amerikan Kadınları Kültür Dermeği Köy Kolunun her hafta ziyaret ettiği üç köyden biridir. Üyeler, köylerde na- kış ve dikiş kursları açmakta, o- kullarda çocuklarla meşgul oolup onlara şarkılar, türküler öğretmek: te, köyün ekonomik ve sosyal yön- den kalkınmasını sağlıyacak hamle- lere köy halkını teşvik etmektedir- ler. Yavrucuk köyü, bu şekilde, hal- kın isteğiyle bir çamaşırhaneye, okula, öğretmen odasına ve hama- ma kavuşmuştur. Üyeler, gittikleri köylere sıhhi helanın faydalarını anlatarak, halkın bunları yapması- na önayak olmuşlardır. Ayrıca üye- ler, köy kızlarının ve köy kadınları- nın boş zamanlarını değerlendirme amacıyla onlara piyasada tutunacak işler öğretmişler, bu sayede Ankara- da moda olan ip çantalar bir yıl i- 26 Haziran 1966 çinde 12 bin liralık gelir getirmiş, hem boş zaman değerlendirilmiş, hem de köy kadınlarına bir miktar harçlık sağlanmıştır. Yapılan başka işler Köy Kolunun başka bir amacı da köy çocuklarını çalışmaya, oku-" maya teşvik etmek, bu yolda gerek- li imkânları aramaktır. Dernek, ilk- okulu bitiren, fakat çok iyi okuduk- ları halde okuma imkânı bulamıyan beş çocuğa burs sağlamış, bunlar- dan bir tanesi, devam ettiği Hasan- oğlan Enstitüsünün sınavlarını ka- zanarak, dernek bursundan başka bir köy çocuğunun yararlanmasını sağlamıştır. Öğrencilerden bir o ta- nesi kızdır ve Bahçelievlerdeki Kız Sanat Okuluna devam etmektedir. Dernek her üç köyde de gençler i- çin birer kütüphane açmıştır ve bir Gençlik Klübü kurulmuştur. Hacımuratlı köyünün bir şansı da, iyi bir öğretmene, aydın bir imama ve aynı şekilde aydın ve ça- lışkan bir muhtara ahip olmasıdır. Köyde kaç-göç yoktur. Köylünün kıyafeti, sergideki elbiselerin gös- SOSYAL HAYAT termelik olmadığını ispat etmek- tedir. Köy halkı, Ankaradan gö- nüllü olarak her hafta köye gelen tanınmış terzi Zarife Çiftok ile, na- kış dersi veren ve nakışı ev eşyası, satılır, kullanılır eşyalar üzerinde pratik hale getiren Necdet Tanaca- nın derslerinden, kısa süre içinde, hayret edilecek şekilde yararlanmış- lardır. Şimdi köy kadınlarının bü- tün isteği, okur-yazar olmıyanlar için bir yetişkinler kursu açılması ve dikiş derslerinin devamıdır. Köy halkı, arada sırada toplana- bilecek, eğlenceler düzenleyecek bir binaya da şiddetle ihtiyaç duymak- tadır. Bunun için, dernek vasıtasıy- la Çankaya Kaymakamlığına baş- vurulmuştur. Hacimuratlı köyündeki sergiden çıkanlar, meydanda Zülfiyenin akor- deonunu dinlemeye koyuldular. Eşi- ni kaybeden, üç çocuğunu yalnız başına yetiştiren Zülfiye akordeo- nunu çalarken, köyün gençkızlarıy- la yetişmiş gençleri de elele, Zülfe yenin melodilerine uyarak, oynuyor- lardı. 29