11 Şubat 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

11 Şubat 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER partiyi bundan kurtarmaya çalışan kahramanlar olarak takdim olunu- yordu. Her halde bu takdimi kendi imzasıyla yapmaya Feyzioğlunun tevazuu mâni olmuş. Kargılı bulun- muştu. Ancak unutulan, Kargılının eski bir Gülekçi olduğu, Güleğin ise Fey- zioğlu ve Paksütten çıkarılacak bir "Albay Fens Mektubu acısı" bulun- duğuydu. Nitekim Kargılı müsved- deleri eline geçirir geçirmez, Güle- ge de danışarak -bir sayfasındaki el yazısının Feyzioğluna ait olduğunu söylüyordu- soluğu Pembe Evde al- mış ve bunları İnönüye teslim et- mişti. İnönü O vesikaları gördüğünde "Tuh! Yazıklar olsun bunlara.." de- di. Hadiseyi, İl Başkanları toplantı- sında da açıkladı. Bu sırada Paksüt "Yalan İftira!" diye bağırıyor, bir gün sonra Son Havadis tertibi gaze- telere başlık olacak "İnönüye yalan- cı diye bağırdılar" manşetini hazırlı- yordu. İnönü Paksütün hitabını duyma- mıştı. AP gazetelerinde okuduğunda üzüldü ” e Kyle söylendi: k! Öyle dediğini işitmiş giserdim e toplantıya çağı rır, onu orada konuşturur, her şeyi yüzlerine çarpardım.." Ama herkes bu kadar küçük o- yunlara ne küçük insanların teves- sül edebileceği hakkındaki hükmü- nü vermişti. Teşkilâtın sesi İ Bani İnönü, Feyzioğlu ve Ecevitten sonra söz aldılar. O an- larda hâlâ, müsamaha ile mesele- nin halledilebileceği kanaati vardı. Kuliste 8'ler ve taraflıları ve orta- cılar, mütareke havası yaratmaya çalışıyorlardı. Ortada görünenler "en iyisi uyuşturalım, bunlar da par- tiye yararlı insanlardır" diyorlardı. Bunu dinleyen bir temsilci: "— Fazla uyuşturmıyalım. Son- ra Partiyi ayıltmak zor olur" dedi. Konuşmalarda da iki türlü eği- lim görünüyordu. Bir İl Başkanı bunu Ee “ei etti: "Nasihatçiler ve kötekçile uşan -istisnasız- her Teşkilât temsilcisi Ecevit ve Ortanın Solunu destekliyor, bunun Partiye canlılık getirdiğini ısrarla belirtiyor, fakat ihtilâf karşısında çeşitli durum alı- yordu. Giresun Temsilcisi Ahmet Tirali "Bu ihanettir, müsaade etmi- yelim" derken, Antalya Temsilci Ha- san Ali Gülcan "8'lerin hareketini haksız buluyoruz, 'bundan sonra elele verip, çalışmayı kabul ediyo- ruz', desinler. Ecevit ve Feyzioglu- nu fikir birliği içinde görmek isti- yoruz" diye konuşuyordu. Gazian- tep Temsilcisi bu uzlaştırma teşeb- büsüne "Burada orta yol mu bula- CH P il başkanları toplu halde |o—( "Nush ile uslanmayanın hakkı kötektir" r AKİS cağız, doğru yol mu?" diye itiraz et- ti.. Dikkati çeken, bazı İl Başkanla- rının ve Teşkilât Temsilcilerinin meseleyi particilik hissiliği (içinde ele alırken, büyük o çoğunluğunun meseleleri bilinçle ortaya koyması idi. Meselâ Tokat Delegesi Sekizle- rin Genel Merkezi hem itham alfan- da bulundurmalarının, hem de "ça- lışmalarını beğeniyoruz" demeleri- nin nasıl bir samimiyetsizlik teşkil GeiiğiMi izah için şu örneği verdi: — Kurultay bu arabaya bir şo- för tâyin etmiştir. Şimdi, bu şoför ayyaştır, sakattır, araba kullanma- yi, trafik kaidelerini bilmez, bu a- ek idare ederken Konyaya diye çık: sa Samsuna gidebilir. Ama yin siz gelin bu arabaya, Ortanın Solu arabasına binin, deniyor. Böyle söy- lenince, kim biner bu arabaya arka- daşlar?" Toplantının ilk günü sona erdi- ğinde Ortanın Solu ekibinin men- supları sevinçle birbirlerini tebrik ediyorlardı. Mesele onlara göre ilk raundda halledilmişti.. Merhamet avı Terlemiş, saçı başı dağılmış olan Feyzioğlu ise toplantı dağılırken İnönüden "İnsan Haklarından olan cevap hakkı adına" söz istedi, İnö- nü ertesi gün için bunu kabul etti. Bazı milletvekilleri oGrupta cevap hakkına ve insan haklarına uyma- yanların İl Başkanları toplantısın- da bunu hatırlamasından bahsede- rek dışarı çıkarlarken, Oo Feyzioğlu unu duydu. Acı bir ifade ile kafa- sını Salladı "bekâra kan boşamak kolay" dedi. Sonra şunu ekledi: Emeği ,olmayanlara, yıkmak kolay. geliyor." Feyzioğlu "emeği oolmıyanlara yıkmak kolay geliyor" sözünü ken- di de beğenmiş olmalı ki bunu rast- ladığı kimselere tekrar ederek kapı- ya e 8'leri tutanlar derhal "Merhamet kampanyası"nı başlat- Gir, O gece ağırladıkları teşkilât temsilcilerine, partiye bu kadar hiz- meti olan kıymetlere bir fırsat da- ha verilmesi gerektiğini söylediler. Finale doğru Pazar günü öğleyin İl Başkanları- nın konuşmasından sonra Feyzi- oğlu tekrar söz aldı. Yarım saat için aldığı mikrofonu birbuçuk saat sonra bıraktığında İnönü üçüncü defa vaktin dolduğunu bildirmişti. Feyzioğlu bu konuşmada bir gün önceki konularını o kadar tekrarla- 11 Şubat 1967

Bu sayıdan diğer sayfalar: