31 Aralık 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 13

31 Aralık 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS in e geçen yıl Genel ürü bulunduğum Akşam Gesi teklif edilmiş yaptığım incelemeler sonunda bu yazıların talat aydemirin el yazısından çıkmış olduğunu tesbit ettiğim ve yayınla» nabileceğini bildirdiğim halde gaze- te sahipliği o zaman bazı sebeblerle hatıratın yayınını uygun görmemiş- tir. Bu yıl Ağustos ayında Malik Yo- laç hatıraların yayınına bizzat talip olmuş ve Aydemir varisleri ile ak şam gazetesi arasında bir anlaşma m Hatıra kronolojik sı- raya göre tarafımdan tefrika haline getirilmiş Aydemirin yazılarına tam manası ile sadık kalınarak hiç bir katkıda bulunulmamıştır. sadece hatıratın çok uzun olması dolayisiy- le bazı detay ve tekrarlar özetlen- miştir. derginizde iddia edildiği gi- bi Aydemirin hatıraları diye bir ta- kım yazılara mamaktaki savunması- nı da katarak bir hatırat imal etmiş değilim. Gazetenin politikası ve yönetimi ile ilgili görüş ayrılığı (o dolayisiyle Akşam Gazetesi Genel Yayın Mü- dürlüğünden istifa ettikten sonra Aydemirin hatıraları tarafımdan ga- zete sahibine teslim edilmiş yazdı- ğım tefrikaların iki sureti de Akşam Gazetesi sahibi Nur Okten ile Ayde- mirin varisleri tarafından incelenip imzalanmak suretiyle aslına uygun- luğu onaylanmıştır. Akşamdan ayrılmamdan sonra hatıratın yayın tarihi ve şekli Malik yolaç tarafından kararlaştırılmıştır. Menderesin idamı ile ilgili Aydemi- rin notlan ise hatıratın kronolojik sırası içinde yer almamakta, ayrı bir kağıtta Aydemirin bizzat kendi el yazısı ile yazılarak varislerine bı- rakılmış bulunmaktadır. bu yazının bağımsız olarak birinci sahifeden yayınlandığı tarihte Akşam Gazete- si yöneticileri tarafından kararlaş- tırılmıştır. Saygılarımla, Doğan Özgüden olduğu gibi, ingilizler, bu imtiyazı fransızların elinden alarak, 1887 yı- lından itibaren maden sahalarının sahibi haline gelmişlerdir. "Borax Consalitated Limited" O firmasının elinde uzun süreler kalarak, dün- ya piyasalarında bir monopolün ya- ratılmasına vesile olan cevher ya- taklarımız, 6224 sayılı Yabancı Ser- mayeyi Teşvik Kanununa dayanıla- 31 Aralık 1966 KulağaKüpe... Kitap adı Helâl Bayarın kitabının adı: Ben de yazdım! Tam, dilin ucuna gelen lâf: Hah, bir sen eksiktin! rak ve bu kanundan yararlanmak amacıyla kurulan bir paravan şir- ket halindeki "Türk Boraks Maden- cilik Anonim Ortaklığı"na devredil- miştir. Şirketin adının başında bu- lunan "Türk" kelimesi, "Türk Pet- rol", "Türk Pirelli", "Türk Philips" örneklerinde olduğu gibi, göz boya- mak için yaygın şekilde kullanılan ve türklükle, Türkiyeyle hiç bir il- gisi bulunmayan bir "paravan keli- me"den ibarettir. Yağma var! 1890 yılına kadar, sadece türk bor cevherlerini işleten firma, bu ta- rihten itibaren Güney ve Kuzey A- merikada da cevher yatakları ele geçirerek, faaliyetini genişletmiştir. 1927 yılında, Amerika Birleşik Dev- letlerinde keşfedilen cevher yatak- larından sonra, üretimini | milyon tonun üzerine çıkaran bu firma, Türkiyedeki üretimini ise, 3 bin to- Mehmet Turgut Devlet;malı deniz... YURTTA OLUP BİTENLER na kadar düşürme yoluna gitmiştir. Yavaş tempolarla düşen üretimin, 1950 yıllarında, rezervlerin tükendi- ği gerekçesiyle, a durdurul- görülmekte: Bu taktikteki ni açıktır. Tür- kiyedeki yataklar ilerdeki bir kriz için rezerv halinde muhafaza edil- mek istenmektedir. Ayni oyunun, petrol konusunda, başka yabancı şirketler tarafından daima oynan- maa duğu bilinen bir gerçektir. , ayni oyunun kurallarına ri- ayet ln firma, bu arada hiç bir ye- ni arama faaliyetinde bulunmamış- tır. Fakat buna karşılık, özel kişile- rin buldukları bor arama ve işletme ruhsatlarını, bedeli ne olursa olsun, satın almaktan da geri kalmamış- tır. -Meselâ, DP'li Sanayi Bakam Sıtkı Yırcalının kardeşi Sırrı Yırca- linin Eskişehir civarındaki işletme ruhsatlarını satın almaları gibi-. Bu sahaların satın alınmasında, sahip- lerine bu işle bir daha iştigal etme- mek gibi şartlar kabul ettirilmiş ve ele geçirilen sahalar, işletilmemek amacıyla, kendi haline terkedilmiş- tir. Bandırma yakınındaki Sultança- yırı mevkiinden sonra Emet ilçesi- nin Hisarcık bölgesinde bulunan ve 16 milyon ton tahmin edilen bor cevheri yataklarım ele geçirmek is- teyen firma, 10 Eylül 1957 tarihinde, Etibanka 66 sayfalık bir dilekçe - ra- por vererek, bu konudaki görüşleri- ni açıklamıştır. Bu rapora göre, fir- manın iddiası özetle şudur: Türki- yenin bor cevherleri dünya piyasa- sındaki rekabete asla karşı koya- maz. Eğer bir rafineri tesisi kurul- mak isteniyorsa, küçük bir kuruluş- la yetinilmelidir. Rafineri kurmak yerine, ham cevher ihracı daha ran- tabldir. Bunu da, ancak kendileri, yani firma yapabilir. oOrtaklıktaki çoğunluk payının kendilerine, yani firmaya tanınması kaydıyla kurula» cak bir firma aracılığıyla, yılda en fazla 20 bin ton ham cevher ihracı mümkündür. Türkiyenin, gelecekte 30 bin ton cevher ihracı sadece hoş bir sürpriz sayılmalıdır. Çünkü bu, imkânsızdır! Siyasi baskı denemeleri Etibank da bu arada, bazı sahala- rın ruhsatlarını alırken, "adı türk, kendisi yabancı" şirketin şikâ- yeti üzerine, ilgililerce bu sahaların "bor" sahası değil, "bor tuzları" sa- hası olduğu iddia edilmiştir. İşin içinden çıkabilmek için, Meclisten, 13

Bu sayıdan diğer sayfalar: