31 Aralık 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 7

31 Aralık 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

,, SİZ içerden, biz dışardan... ,, Buğünlerde bir takım akıllı A.P.- lilerin, Turhan (o Feyziloğlu ve ta- kımının C.H.P. içindeki davranış- larına bakıp ta "Yahu, bu C.H.P. amma da sağlam partiymiş! Biz dışardan, Turhanlar içerden bun- ca uğraşıyoruz, onu hâlâ yıkama- dık.." diye hayıflanmaları hiç şa- şılacak bir hadise değildir. C.H.P. Meclisinin son toplantın göster- miştir ki bu takım, Kurultaydan bu yana zerrece aklını başına top- lamamıştır ve üzerinde bulunduğu kaypak yoldan aşağıya doğru son sürat inmektedir. Bu inişin, kendi- lerinden önce kimleri nereye gö- türdüğünü hatırlamanın, Feyziloğ- lu takanı için şimdi tam sırasıdır. | Ortanın Solunun komünistlik olduğunu, tarihte dahi bu değirmene çok C.H.P.'linin, bilerek veya bilmeye- | rek su taşıdığı inkâr olunmaz bir gerçektir. Bir kısım C.H. P'li sahi- / den endişe etmiştir, bazısı ise, Or- tanın Solunun komünistlik olma- dığım, fakat kendi düzenini boza- cak bir sosyal düzen getireceğini bildiğinden onun tekerine çomak sokmakta menfaat görmüştür. Feyizloğlu takımı bu iki grupun da dışındadır ve ne Ortanın Solunun Bunlar, iki gündür yapılan tenkit- lerin belki de en hafifiydi. Fakat, aldığı yaralardan sinirlerinin harap olduğu anlaşılan (o Feyzioğlu ayağa kalktı, öfkeli adımlarla İnönünün bulunduğu yere kadar geldi ve âde- ta bütün vücuduyla haykırdı: — Bu, hayasızca bir yalandır!" Parti Meclisi bir anda karıştı. Bir Grup Başkan Vekili, haysiyetini korumakla mükellef olduğu bir mil- letvekilini hayasızlıkla osuçluyordu. Bu, affedilmesi çok güç bir kaba davranıştı ve hareketin yersizliği Feyzioğlunun taraftarlarının bile yüzünü kızarttı. Grup Başkan Veki- linin davranışı şiddetle protesto e- diliyordu ki İnönü, anlayan için ağır kabul edilmesi gereken şu müdaha- leyi yaptı: — İşi kavgaya dökmek isteyen, bekszlın kabul eder Yaşar Akal ise, Eyzloğlunun çir- kin çıkışı karşısında dahi itidalini bali ve şöyle dedi: — Hayatımın hiç bir safhasında hayasız olmadım. Feyzioğlunun, bu 31 Aralık 1866 seçimlerde elbette ki A.P. propaganda etmiştir. Ama o | Prof. Feyğioğlu "Uslan ey dil.” komünistlik olduğundan veya ora- ya götüreceğinden bir endişe duy- muştur -takımın o kadar ilmi ve irfanı vardır-, ne de şahsi menfa- sözü tehevvürle söylediğini kabul e- diyorum Feyzioğlunun hazırlıkları Daha önce denedikleri bir takım a- yak oyunlarının semere verme- mesinden tedirgin durumda bulu- nan Feyzioğlu ve takımı, Parti Mec- lisinin toplantısına hazırlıklı gel- mişlerdi. İlk endişeleri, burada ko- nuşulanların basına sızması konu- sunda oldu. Hattâ o kadar ki, bun- lardan biri, Merkez Yönetim Kuru- lu raporunun daha önce basın ve radyoya verilmiş olmasını bile bir tedbirsizlik saydığını o söylemekten çekinmedi. Buna, Genel Sekreter Bülent oOEcevitin cevabı gayet kısa ve kesin oldu: — Biz, açıklıkta fayda görüyo- TUZ. İlk konuşmayı, ağzını açtığında aklının dibi görülebilen Süreyya Koç yaptı, Ortanın Solu fikrinin ba- zı çevrelerde yanlış (anlaşıldığını, buna rağmen bu sloganı yeni lider kadronun her fırsatta kullandığını söyledi. "— Toplantılar Ortanın Solu,ka- at duyguları o takımın mensupla- rım etkilemiştir. Feyzioğlu takımı- nın zaman zaman -meselâ, ilk plân- cılarla İnönü Hükümeti arasında çıkan anlaşmazlıkta, Kaldor Ra- poru hadisesinde- bugün Ecevitin anladığı Ortanın Solunun fok da- ha solunda yer aldığı unutulmaz. O halde bugün, bu takımın C.H.P. içinde oynadığı oyun ne- dir? Bu, başta "İstirkap hissi" ol- mak üzere bir takım ağılık kompleksler ve küçük hesaplarla girişilmiş bir hizipçilik yretin- den başka hiç bir şey değildir ve fi- kirle uzaktan yakınından hiç bir ilgi- si yoktur. Otobüsü kaçırmış oldu- ğunu farkeden veya zanneden bir takım, bu davranışlarla otobüsü yakalayabileceği hayalindedir. Hal- buki bu takımın görmediği ve bil- mediği, otobüsün kendilerinden her an biraz daha fazla uzaklaştı- ğı, kendilerinin otobüsten ve gü- nün cereyanlarından her an biraz daha geride kaldıklarıdır. Bir partide fikir tartışmaları ne kadar normal ve mubahsa fi- kirle zerrece ilgisi olmayan bir hi- zipçilik ml aynı derece- da arlı ve yasak bulunduğu Cc. HLP'de hepi halde, hep unutula- cak değildir. yıtlar Ortanın Solu, yemekler Orta- nın Solu" diye devam eden Süreyya Koç, bir ara, oruç keyfiyle olacak, Paşaya dönerek: "— Paşam, siz de Ortanın Solu yemeğine gittiniz mi?" deyince, Pa- şa ,hemen cevabı yapıştırdı: Kırkbeş yıldır Mp yediğim, Ortanm Solu yemeğidir! Fakat, Süreyya Koç hiç kızarma- dı. Hatta bu sefer, Ecevite akıl ver- meye kalktı ve ban "tehlikeli konu- lar"ı"es geçmesini" salık verdi. İkinci İlginç konuşmayı, AKİS'- in "Çomakçılar" deyimine çok içerli- yen Emin Paksüt yaptı. O da Sürey- ya Koçtan geri kalmadı ve İsmet İ- nönünün "Kırkbeş yıldır Ortanın Solu yemeğini yerim" sözüne, sağın- dakileri utançtan yerin dibine geçir- ten bir "Afiyet olsun" çektikten son- ra, " Gençlik, ye-ye müziği ile Castro'vâri sakaldan da hoşlanıyor. Madem ki gençler istediği için Orta- nın Solcusu olduk, bari Genel Sekre- terimiz bir de Castro'vâri sakal bı- raksın. Hem),bıyığı da var" dedi.

Bu sayıdan diğer sayfalar: