31 Aralık 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

31 Aralık 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER kanunu tefsir eden bir karar çıkar- mak zorunda kalınmıştır. Etibanka duyulan düşmanlığın nedeni açıktır. "Türkiye bor cevhe- ri ihraç edemez" diye raporlar ve- rilmesine rağmen Etibank, 1958 yı- lında 1521 ton bor cevheri ihraç e- derken, bu miktar 1965 yılında 70 bin tonu aşmıştır. Özel teşebbüsün ihracı ile birlikte, 1966 yılında, 200 bin ton bor cevheri ihracı Öngörül- mektedir. İş bununla da bilmemektedir. Plânın 20 bin tonluk bir boraks rafi- nerisi kurulmasını öngörmesi Üze- rine, ayni çevreler, böyle bir kuru- luşun türk ekonomisine zarar vere- ceğini iddia ederek, Plânlamanın Ö- zel İhtisas Komisyonunu bu kara- rından vazgeçirmeye çalışmışlardır. Fakat, plânda yer alan bu rafineri- nin kurulması kesinleşince, Batı blokundaki firmalardan hiç birisi, "Borax Consalitated Limited"in kur- duğu monopol ve baskı korkusu ile, ciddi bir teklif vermemişlerdir. "Da- ha iyi etüdler yapılması" gibi tel- kinlerle siyasi baskılar yaratılmış vb mesele tam iki yıl bekletilmiştir. Si- yasi baskının, orta halli bir teklif ve- ren Polonya firmasının faaliyetini önlemek amacını güttüğü de ayrı bir o gerçektir Daima denenen baskı yoluyla is- teklerini elde edemeyen çevreler, bir başka yolu denemeye girişmiş- lerdir. Ton fiyatı 42 dolar olan cev- herin fiyatını 20-22 dolara düşüre- rek, Türkiye cevherleri arasında suni bir rekabet yaratmışlardır. Boraksın füzelerde katı yakıt o- larak kullanılmasının mümkün ol- masından sonra ise, boraks etrafın- daki mücadele hız ve şiddet kazan- mıştır. Doğu bloku ülkelerine stra- tejik maddeler satmayı engelleyen COCOM, sadece ham maddelerin sa- tılmasını önlediği için,"'adı türk, kendisi yabancı" firma, kendi ülke- sinde rafine ettiği türk cevherlerini istediği yere satmakta bir sakınca görmemiştir. Türkiye ise, uzun yıl- lar, böyle kârlı bir işten mahrum edilmiştir. 6224 sayılı Yabana Sermayeyi Teşvik Kanunu, "memleket ekono- misi yararına çalışan, özel teşebbüs niteliğindeki ve monopol karakteri olmayan" firmaları korumak istedi- gi halde, tamamen bir monopol du- rumunda olan sözü geçen firma da, ayni kanundan yararlanmanın yol- larını, nasılsa, bulabilmiştir. Bu sa- 14 AKİS Etibank Genel Müdürlük binası Açık pazar yede, 15 bin tonluk bir rafineri kup Türkiyedeki istihsâl kapasitesi ma izni de ele geçirmiş bulunduğu halde, bugüne kadar bu rafineri ya- pılmamıştır. Üstelik bu firma, ikin- ci bir taleple ve 100 bin tonluk ye- ni bir rafineri kurma teklifiyle or- taya çıkmıştır. Bu yeni talep redde- dilmiştir. Üst plânda fiskos "Firma, tahminen 320 kadar maden sahasının arama ruhsatlarım son yıllarda ele geçirmiştir. Bunlardan, rezerv tahminleri 100 milyon ton ka- dar olan sadece 6 adet sahanın iş- letme ruhsatını almak için de, altı ay kadar önce resmen müracaat et- miştir. Garanti Bankası Genel Mü- dürü Cabir Selek ve maden mühen- disi Fâlih Ergunalpin yürüttükleri iddia edilen bu müracaatların en ye- ni safhası cidden endişe uyandırıcı- dır. Bir seminer vesilesiyle bir süre önce İstanbula giden Başbakanlık Müsteşarı Munis Faik Ozansoy ile firmanın ilgililerinin çok özel bir şekildeki konuşmalarından sonra o- layların gelişmesi hız kazanmıştır. Enerji Bakanı Ibrahim Derinerin, Bakanlık Maden Dairesine kadar bizzat giderek, ilgili dosyayı incele- mesiyle Ozansoyun İstanbul temas- ları arasında ilişki kuranlar çoğun- luktadır. yılda 3 bin ton civarına kadar düş- müş bulunan bir firmaya, kırk yıllık bir süreyle, 100 milyon ton mikta- rındaki bir rezervin imtiyazını ver- mek, doğrusu, akıl dışı bir tutum- dur. İşletme imtiyazı verirken, tan- zim edilecek şartnameye gerekli ka- yıtlar koymak suretiyle, azami 10 milyon tonluk bir imtiyaz verilse da- hi, geri kalan sahaların "milli re- zervler" meyanında muhafazasının gereği açıktır. Mevzuatın yetersizli- ği gibi bir mazeretin kabulü imkân- sız olduğuna göre, ihtiyaç halinde, yeni bir kanunun Meclislerden ge- çirilmesi de pekâlâ mümkündür. Sanayi Bakanı Mehmet Turgu- tun, Türkiyenin toprakaltı zengin- liklerinin muhafızı durumunda olan bütün yüksek memurları çeşitli yol- lardan görevlerinden uzaklaştırma- sı, yabancı firmaları cüretlendirmiş- tir. ünkü yabancı firmaların baş- lıca telkinleri zaten bu noktada top- lanmaktaydı. AP İktidarının bu eği- limi, Türkiyenin yeraltı zenginlikle- rinin, boraks konusunda olduğu gi- bi, bazı özel çıkarlar lehie yabancı sermayeye terkedilmesini gerektir- mektedir. Ancak, gündengüne bi- linçlenen kamuoyu, AP İktidarının önünde büyük bir engeldir. 31 Aralık 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: