14 Ocak 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 12

YURTTA OLUP BİTENLER tan sonra 1955 yılında buradan ay- rlan Tukyu, günün birinde ortalık- tan kayboldu. Tekrar ortaya çıktı- ğında, tanıdıkları, karsılarında itha- lât - ihracat işleriyle uğraşan bir iş adamı, buldular. Selâhattin Tukyu önce İtalyadan bir firmayla, sonra da Sovyet Rusya ile ticarete başladı. Fakat bu sırada, umulmadık yerler- de ve değişik kişiliklerde görüldü. Devlet ve hükümet büyükleri ile ba- zı önemli müesseselerin başında bu- lunan kişilerle yakın ilişkiler kuru- yor ve biç umulmadık yerlerde arz-ı endam ediyordu. Selâhattin Tukyu, ihtilâlden sonra Baba Karpiçin torunu Natalya ile tanıştı. Kızkardeşlerinin ve diğer ya- kınlarının bütün mümanaatına rağ- men, evlendiler. Selâhattin Tukyu, İntihar ettiği evin sahibi Kemal Pa- ker ve karısını da Natalya aracılı- ğıyla tanıdı ve bu tanışmadan son- ra gerek yalnız ve gerekse Natalya ile beraber bu eve sık sık geldi. Eski istihbaratçı Tukyu, ayni yıl- larda ruslarla ilgi kurdu ve onlarla bir takım ithalât - ihracat anlaşma- ları imzaladı. Tabii bu arada, sunan zaman, Moskovaya geziler de yp Fakat onun bu işi de biraz karanlık ti. İN imzalanmasına rağmen ne ithalât, ne de ihracat yaptığı görülmüştü. Diğer taraftan, rusların bir eski istihbaratcı elleri- ne geçtiğinden onu nasıl kullanma- ya çalışacakları da, şüphesiz, kimse- nin meçhulu değildi. 'Tukyu bu söz- leşmeler üzerine büyük teşebbüsle- e giriyor ve bu arada külliyetli miktarla borçlanıyordu. Onun yetlerle olan ticari üşkleriyle ilgili olarak kendisini yakın bir arkadaşı, aihemn li sonra AKİS Muhabirine şunları anlattı: — Ruslarla gayet garip anlaş- malar imzalardı. Ithal edeceğini söy- lediği mallar çoğu kere kota dışı ve akıl almaz şeyler oluyordu. Na- renciye ihraç ettiğini de kimse gör- medi. Sanıyorum, bir takım kişiler onu bir takım işlerde yem olarak kullanıyorlardı. Bu arada çok garip davranışları olurdu. Meselâ, Avru- pada olacağım söylediği günlerde, bir evde kapalı olduğu ve günlerce hiç dışarı çıkmadığı görülürdü. Ay- rıca geçirdiği bir otomobil kazasın- dan sonra devamlı olarak baş ağrı- larından şikâyet ederdi. Moskovaya sık gidişinin sebebi, bu ağrıların te- davisi için de olabilir. Fakat yine de birşey söylenemez." Aile hayatı Selâhattin Tukyunun garip bir aile hayatı vardı. Ankarada şahsına ait bir evi yoktu ve çoğu kere kardeşlerinden birisinin evinde, ha- zan da bir otelde oda kiralar, ora- da kalırdı. Nitekim olaydan sonra uhabirinin konuştuğu kar- deşleri, Sia özel ve iş hayatı hak- kında pek şey bildiklerini, intihar etmesi için ortada bi sebep bulunmadığım söylediler. On- lara göre, Tukyunun işleri iyi gidi- yordu ve kaybetmiş olsa bile, para yüzünden intihar edecek bir 'adam Müntehir Çorukun eşi Halet Çorak havaalanında Hep kadınlar ağlıyor AKİS değildi. Zira defalarca (kaybedip, tekrar kazanmıştı. Bu yüzden mün- tehin yakından tanıyanlar gibi aile- si fertleri de olaya şüpheyle baktık- larını saklamıyorlardı. Ailesinin bilmediği veya ( söyle- mek istemediği bazı hususlar daha vardı. İntihan üzerinde ne dereceye kadar etkisi olduğu ayn bu hususlardan en önemlisi, nun, çok sevdiği ali yalan ii ol masıydı. Tukyu, çok sevdiği ve ai- lesinin muhalefetine ESİLA evlen- diği Natalya ile boşandıktan sonra, kendini tamamen içkiye vermiş ve büyük çapta kumar oynamaya baş- lamıştı. Tukyu, Avrupadaki kumarhane- lerin de tanıdığı bir simaydı ve me- AA na i Bakanlığı şifre memurlarından Bur- hanettin Çiçekcilerden 67 bin 500 li- ra almış ve ödememişti. Çiçekçiler olaydan sonra bunu açıklamak iste- memişse de, polisin, ifadesine baş- vurması üzerine, doğru olduğunu bildirmişti. Bu, şifrecilerin iyi para kazandıklarının delilini teşkil etti! Selâhattin Tukyu, söylendiği gi- bi ciddi bir ticaret işi de yapmadığı- na göre, bu kadar büyük paraları nerelerden buluyordu ve kumardan başka para kaybettiği yer neresiy- di? Bütün bu bilgilere sahip olan Emniyet makamları ve Savcılık, o- lay üzerinde çok yönlü olarak ve ö- nemle durmaktadır. Durumun önü- müzdeki günlerde aydınlanabileceği sanılmaktadır. Vatan iki! ı kinci olaydaki müntehirin özel ha- l yatı hiç de karışık olmamakla beraber, osun da intihar şekli ga- riptir. Olay üzerine Moskovadan ge- len ilk telgrafta, Sadi Çoraktın ge- ceyarısına doğru intihar etmiş ol- duğu bildirilmiş olmasına rağmen, cenaze için Türkiyeye gelen eşi Ha- 14 Ocak 1967