7 Ocak 1990 Tarihli Nokta Dergisi Sayfa 84

BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ © İyiydi yiydı... Sonucu belli bütçe oylamasında, önemli olan kimin, nasıl konuşacağıydı. Baykal ve Demirel sıkı yüklendiler. Akbulut çok kötü değildi, ama kendi standartlarında... Konuşmalar saatlerce sürdü, izleyenler pek sıkılmadı. Meclis'in iyi bir günüydü onucu baştan belli bir oylamaydı. İki oy fazla, üç Oy eksik, bütçe nasıl olsa kabul edilecekti. Ama me- rakların es geçtiği, heyecan- sız bir Meclis oturumu da değildi. “Acaba”'lar, kimin, nasıl konuşa- cağı merakında geziniyordu. Hele hele bütçe görüşmelerinin televiz- Akbulut'un konuşmasında bu kez renk de azdı hata da 84 NOKTA 7 OCAK 1990 yondan naklen yayınlanacağı düşü- nüldüğünde... Görüşmeler renkli ama sürpriz- siz geçti. Demirel ve Baykal, bek- lendiği gibi, iyi yüklendiler. Akbu- lut'un savunması zaman zaman ge- dikler verse de başbakan kendi standartlarında çok başarısız değil- di. ANAP'in iki sözcüsünden Ya- sin Bozkurt “aşırı atak”', Onursal Şeref Bozkurt daha makuldü. “Rahmetli Menderes'le hiç karşı- laşmadım. Yakasını tutmak bir ya- na elini bile sıkmadım. Ama fırsa- tım olursa, Özal'ın ve sizin yakanı- za yapışacağım.” Deniz Baykal'ın Yasin Bozkurt'tan gelen ““Mende- res'in boğazına sarılmıştı”” suçlama- sına verdiği cevap, günün “flaş”'ıy- dı. Demirel'in “Eğer yüzde 20 yüz- de 80'den fazla olsaydı, o zaman demokrasi yanlış olurdu” lafı en büyük alkışlardan birini aldı. Ek- rem Pakdemirli, rahat tavırları ve “rakamsal çıkışları”'yla ANAP sı- ralarının alkış özlemini giderdi. Ak- bulut, beklendiği gibi hafiften ren- gi kaçık konuşmasındaki sözleriy- le “acaba yakında seçim mi var” dedirtti. Konuşmalar uzadıkça uzadı, yi- ne de uzatmaya gerek yok. Vakti olan ve merak edenler dinledi za- ten. Ve dinleyenler de pek pişman olmadılar. Yılların formsuzluğunu ve hamlığını bir türlü üzerinden atamayan Meclis'in başarılıca bir günüydü. İyiydi.. © KENDİNİZİ BEĞENDİNİZ GÖRÜŞ/ SÜLEYMAN DEMİREL — "Ben hep silkelerim'' en diğer konuşmacıları dinle- — medim ki. Benim konuşmama sı- ra gelinceye kadar çalıştım. Ayrıca — ANAP'lı konuşmacının nesi kalmış — ki nesini değerlendireyim. Her şey or- — tada işte... ANAP'tan bir kişi çıkıp — sorularıma, rakamlarla ortaya koy- — duğum Türkiye manzarasına cevap verebildi mi? Hangi babayiğit çıka- — bildi?... Silkeleme meselesine gelin- — ce, benim konuşmamın hedefi var. — Sessiz milyonların avukatıyım ben. —— GÖRÜŞ!/ DENİZ BAYKAL ''Daha iyi de konuşabilirdim'' l yi bir bütçe görüşmesi oldu. Bütçe görüşmeleri Türkiye'deki siyasal | durumun tüm çıplaklığıyla görülme- sine fırsat oluşturdu. Bu bütçe görüş- melerinde, hükümetin Türkiye'yi yö- — netmeye hakkı olmadığının görüldü- ğünü düşünüyorum.... Hükümetle il- gili düşüncelerimi orada söyledim. — Buna ekleyecek bir şey yok. Önemli , olan, konuşmamı toplumun nasıl de- ğerlendirdiğidir. Konuşmam sırasın- — da, toplumun nasıl bir değerlendirme — yapacağını ben de bilmiyordum.. Ama ben, doğru olduğuna inandı- GÖRÜŞ/ EKREM PAKDEMİRLİ “Beni başkaları değerlendirsin'' K endi değerlendirmemi benden istemeyin. Bunu başkalarına bı- rakıyorum. Bana göre, bütçe görüş- melerinde herkes görevini yapmıştır. Muhalefet, bulundukları konum ge- reği eleştirisini getirmiş, hükümet de cevap vermiştir. Çarpıcı yanlışlıkla- rı düzelterek doğruyu, gerçeği sergi-